Adayımızı açıklayacağız ama...

Kılıçdaroğlu, “YSK Bazı konularda net kararlarını açıklamadı. Biz bir aday belirleriz, YSK farklı bir karar verirse o da doğru olmaz. Yüksek Seçim Kurulu’nun işlerine müdahale etmek istemiyoruz ama, belli konularda kararını bir an önce açıklamasını bekliyoruz." dedi.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, ‘nasıl bir cumhurbaşkanı istiyoruz’ turlarını İstanbul Tabip Odası’yla sürdürdü. Tabip Odası Başkanı ve yönetim kuruluyla basına kapalı görüşmeden sonra kameraların karşısına geçen Kılıçdaroğlu, kısa bir açıklamanın ardından gazetecilerin sorularına cevap verdi.

Kılıçdaroğlu, CHP ilk turda kendi adayını çıkaracak mı? Cumhurbaşkanı adayınızı önce kim açıklayacak diye bir bekleme mi var yoksa açıklayacak mısınız? şeklindeki soruya şöyle cevap verdi: “Her siyasal parti, cumhurbaşkanı olma nitelikleri taşıyan bir ya da birden fazla aday üzerinde düşünüyor. Aday bağlamında karşılıklı bir görüş şu ana kadar olmadı. Bize düşen görev, ülkede huzuru sağlayacak, herkesin bu benim cumhurbaşkanım olabilir diyeceği bir adayı belirlemek ve kamuoyunun dikkatine sunmak. Zaten aday bütün Türkiye’yi gezecektir. Belki yurt dışına gidip kendisini tanıtacaktır. Burada önemli olan cumhurbaşkanı adayının nitelikleri. Cumhurbaşkanının görevleri anayasayla sınırlanmış zaten. Onun dışında cumhurbaşkanı halkın karşısına çıkıp da okul, köprü, yol yapacağım diye propaganda yapmayacak. Halkın, birikimiyle, geçmişiyle çalışmalarıyla temayüz etmiş bir kişiyi seçmesidir. En büyük arzumuz budur. Kafamızda isimler var. Bu simler değerlendiriliyor. Bu isimlerden herhangi birisini kamuoyuna açıklayacağız. Geç kalıp kalmama konusunda aslında yasada silahların eşitliği diye bir kural yok. Yani demokratik bir seçim süreci yok. Sorun da burada aslında. Herhangi bir bakan ya da başbakan aday olduğunda görevinden istifa etmeyecek. Devletin bütün imkanlarını kullanacak. Onun dışındaki adaylar görevinden istifa edecek. Şimdi bu etik değil. Demokrasiyle özdeşleşmiyor zaten böyle bir olay. Silahlar eşit değilse, eşit koşullarda rekabet edemiyorsanız sorunlarınız var demektir. Halkın bu eşitsizliği dikkate alacağına inanıyorum. Halkın, geçmişi temiz olan, şaibeli olmayan herkesi kucaklayan, kullandığı dil, üslup itibariyle hiç kimseyi ötekileştirmeyen bir cumhurbaşkanını oy vereceğini düşünüyorum.”

Cumhurbaşkanı adayının belirlenmesinde hiçbir adayın çok önceden kendi isminin deklare edilmesini istemeyeceğini ifade eden Kılıçdaroğlu, “Silahlar eşit olmadığı için güçler eşit olmadığı için. Başbakan devletin her türlü imkanını kullanacak öbürü internet ortamından bir yardım kampanyası açıp halktan aldığı güçle kendisini tanıtma çabası içinde olacak. Cumhurbaşkanlığı yasası etki tepki içinde çıkarılan bir yasa olduğu için sağlıklı bir yasa değil. Kendi içinde tutarlılığı olan bir yasa değil sorunu olan bir yasa. Yüksek Seçim Kurulu’nun bazı kararlarını bekliyoruz. Bazı konularda net kararlarını açıklamadı. Biz bir aday belirleriz, YSK farklı bir karar verirse o da doğru olmaz. Yüksek Seçim Kurulu’nun işlerine müdahale etmek istemiyoruz ama belli konularda kararını bir an önce açıklamasını bekliyoruz. Aday konusunda beklememizin nedenlerinden birisi de bu. Ama biz yurt dışından döndükten sonra her şeye rağmen adayımızı belirleyeceğiz.” diye konuştu.

VATANDAŞINA TOKAT ATAN BİRİSİ HANGİ ÜLKEDE CUMHURBAŞKANI OLDU

Başbakan aday olur ve cumhurbaşkanı olursa tavrınız ne olacak? Şeklinde soru sorulan Kılıçdaroğlu, “Kullanılan dil yanlış bir dil. Bu halkı küçümseme dilidir. Kendi halkına, vatandaşına tokat atan birisi dünyanın hangi ülkesinde cumhurbaşkanı olmuştur? Bırakın cumhurbaşkanını hangi ülkesinde aday olmuştur? Böyle bir şey olmaz doğru değil. Her türlü hakareti yaparım, bu insanlara köle muamelesi çekerim onlar da gelir bana oy verir. O anlayıştır bu. O anlayışta birisinin bu ülkede, 21. Yüzyılda Türkiye’ye cumhurbaşkanı olmasını doğru bulmam.” şeklinde cevap verdi.