Bursa'da tatlıcı cinayeti sanık konuştu: Aracına yaklaştığımda...

Olay, 7 Temmuz 2018 tarihinde Nilüfer ilçesi Lefkoşa Caddesi'nde meydana geldi. Bağdat Hurma Tatlısı firmasının sahibi olan Fatih Karaman, kırmızı ışıkta duran otomobilinde eşi ile telefonda konuşurken silahlı saldırıya uğradı. Saldırgan kaçarken, başından ağır yaralanan Karaman, Çekirge Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Polis tarafından katil zanlısı olarak gözaltına alınan Fatih Karaman'ın dayısı Yılmaz Sevinç, tutuklanarak cezaevine konuldu. Yılmaz Sevinç hakkında 'kasten adam öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle dava açıldı.

Bursa 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde tutuklu sanık Yılmaz Sevinç'in yargılanmasına devam edildi. Duruşmaya Yılmaz Sevinç, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, taraf avukatları ise salonda hazır bulundu.

Yeğeni Fatih Karaman'ı lüks içinde yaşamakla suçlayan Sevinç, "Babadan kalan Bağdat hurmacısını yıllarca birlikte işlettik. Firmamızı büyütmeye karar verdik. Kayapa'da bir fabrika tuttuk. Ancak, mali zorluklar çekmeye başladık. Avukatımızın yönlendirmesiyle iflas gibi gösterip, yeni kurulan şirketin başına yeğenim Fatih Karaman geçti. Fatih, ben ve diğer dayılarına haftalık bin 500 lira vermeye başladı. Biz haftalık alırken, firmada çalışan olan Fatih'in birden lüks hayat yaşamaya başladığını gördüm. Ben kendisine durumu sormaya başladığımda bana karşı çıktı, haftalığımızı kesti, çocuklarımızı işten çıkardı. Aracılarla beni tehdit etmeye başladı. Öldüreceğini ve ellerime çekiçle vurduracağını söyledi" dedi.

OTOMOBİLDE GİZLİ SİLAH BÖLMELERİ İDDİASI

Yeğeni Fatih Karaman'ı kesinlikle öldürme kastının bulunmadığını öne süren Yılmaz Sevinç, silahlara meraklı olduğunu söyleyerek, "Fatih'in bana yaptıkları karşısında panik atak oldum. İki gün evden çıkamadım. Çünkü, Fatih çok iyi silah kullanıyordu. Arabasının camına yaklaştığımda silahına davrandı. Bacaklarına doğru ateş ederken, silahım havaya doğru kalkınca mermi başına isabet etti. İki el ateş ettim. Amacım yeğenimi öldürmek değildi. Eğer öldürmek olsaydı, ben de intihar edecektim. Olay yerinden kaçtım. Ben yeğenimi öldürmemek için 4 yıl mücadele ettim. İsteseydim, onu fabrikanın önünde öldürebilirdim" diye konuştu.

Sanık avukatı ise, öldürülen Fatih Karaman'ın silaha karşı ilgisini olduğunu, otomobilinde gizli silah bölmeleri olduğunu söyledi. Avukat, Karaman'ın silahsız gezmediğini söyleyerek, silahlarla çekindiği fotoğraflar ile otomobilindeki gizli bölmelerin fotoğraflarını, mahkemeye heyetine delil olarak sundu.

TEHDİT İÇEREN TELEFON GÖRÜŞMESİ, DELİL SAYILACAK

Fatih Karaman'ın annesi Necla Karaman ise, kardeşinin, oğlunu ölümle tehdit ettiğini ve elinde ses kaydının bulunduğunu söyledi. Gözü yaşlı annenin, ses kaydını dinleyen mahkeme başkanı, delil olarak dosyaya konulmasına karar verdi. Necla Karaman, oğlunun dayılarına her hafta bin 700 lira haftalık verdiğini, hiçbir zaman dayılarına ait şirkete sahip olmak istemediğini, zarardan kara geçirdiğini söyleyerek, sanığın cezalandırılmasını istedi.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluk halinin devamına karar vererek, duruşmayı erteledi.