Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) abluka kararının uygulamasında Katar vatandaşlarına yönelik hak ihlali olduğuna hükmetti.
Haber Giriş Tarihi: 23.07.2018 18:18
Haber Güncellenme Tarihi: 23.07.2018 18:18
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahakimiyet.com.tr
Merkezi Hollanda'nın başkenti Lahey'de bulunan UAD, BAE'nin, "Her Türlü Irk Ayrımcılığının Tasfiye Edilmesine Dair Uluslararası Sözleşme"yi ihlal ettiği gerekçesiyle Katar'ı haklı buldu.
Mahkeme, BAE'nin bazı önlemler alması ve bundan sonra iki tarafın ortalığı gerecek hareketlerden kaçınmaları gerektiğini karara bağladı.
UAD, yaşanan kaybın BAE tarafından telafi edilmesini ve bağlayıcı olan mahkeme tarafından belirlenen bazı önlemler alması gerektiğini kaydetti.
UAD, BAE'nin abluka kararından etkilenen ailelerin birleşiminin tekrar sağlanması, Katarlı öğrencilere eğitimlerini tamamlama imkanı verilerek, bu öğrencilerin eğitimlerini başka bir ülkede devam ettirme isteği durumunda tüm eğitim kayıtlarının tahsis edilmesi ve Katar vatandaşlarının BAE'deki tüm mahkeme ve yargı organlarına erişimlerinin sağlaması gerektiğini belirtti.
Mahkeme, Katar'ın BAE'ye görüşme önerisinde bulunarak bu zamana kadar elinden geleni yaptığını, BAE'nin ise buna yaklaşmadığını kaydetti.
Katar'ın BAE'ye karşı UAD'de dava açması
UAD, Haziran ayında Katar'ın, BAE aleyhine açtığı davanın gerekçesinin "ayrımcılık ve Katar halkına yönelik insan hakları ihlalleri" olduğunu bildirmişti.
UAD açıklamasında, Katar'ın, "Her Türlü Irk Ayrımcılığının Tasfiye Edilmesine Dair Uluslararası Sözleşme"nin BAE tarafından ihlal edildiği gerekçesiyle divana başvurduğu belirtilmişti.
Açıklamada ayrıca, Doha yönetiminin Katarlıların BAE'den sınır dışı edildiğini, ülkeye alınmadığını ve hava sahası ile limanların Katar vatandaşlarına kapatıldığını iddia ederek, BAE'yi ayrımcılıkla suçladığı ifade edilmişti.
Şikayetlerin arasında BAE'deki "Al Jazeera" televizyonunun ofislerinin kapatılması, Katar halkının düşünce özgürlüğünün kısıtlanması ve nefrete teşvik konularının da yer aldığı kaydedilmişti.
Körfez krizi
Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır yönetimlerinin, 5 Haziran 2017'de Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kesmeleri ve ekonomik abluka uygulamaları Körfez bölgesinde krize yol açmıştı.
Katar, BAE'ye karşı 21 Aralık 2017'nin ardından 3 Ocak, 14 ve 25 Şubat ile 4 Mart tarihlerinde hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Birleşmiş Milletler'e (BM) başvuruda bulunmuştu. Doha yönetimi, Bahreyn'i de iki kez hava sahası ihlali yaptığı gerekçesiyle BM'ye şikayet etmişti.
Buna karşın BAE de Katar'ın 5 yolcu uçağını taciz ettiğini ileri sürmüştü.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Uluslararası Adalet Divanı BAE'yi suçlu buldu
Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) abluka kararının uygulamasında Katar vatandaşlarına yönelik hak ihlali olduğuna hükmetti.
Merkezi Hollanda'nın başkenti Lahey'de bulunan UAD, BAE'nin, "Her Türlü Irk Ayrımcılığının Tasfiye Edilmesine Dair Uluslararası Sözleşme"yi ihlal ettiği gerekçesiyle Katar'ı haklı buldu.
Mahkeme, BAE'nin bazı önlemler alması ve bundan sonra iki tarafın ortalığı gerecek hareketlerden kaçınmaları gerektiğini karara bağladı.
UAD, yaşanan kaybın BAE tarafından telafi edilmesini ve bağlayıcı olan mahkeme tarafından belirlenen bazı önlemler alması gerektiğini kaydetti.
UAD, BAE'nin abluka kararından etkilenen ailelerin birleşiminin tekrar sağlanması, Katarlı öğrencilere eğitimlerini tamamlama imkanı verilerek, bu öğrencilerin eğitimlerini başka bir ülkede devam ettirme isteği durumunda tüm eğitim kayıtlarının tahsis edilmesi ve Katar vatandaşlarının BAE'deki tüm mahkeme ve yargı organlarına erişimlerinin sağlaması gerektiğini belirtti.
Mahkeme, Katar'ın BAE'ye görüşme önerisinde bulunarak bu zamana kadar elinden geleni yaptığını, BAE'nin ise buna yaklaşmadığını kaydetti.
Katar'ın BAE'ye karşı UAD'de dava açması
UAD, Haziran ayında Katar'ın, BAE aleyhine açtığı davanın gerekçesinin "ayrımcılık ve Katar halkına yönelik insan hakları ihlalleri" olduğunu bildirmişti.
UAD açıklamasında, Katar'ın, "Her Türlü Irk Ayrımcılığının Tasfiye Edilmesine Dair Uluslararası Sözleşme"nin BAE tarafından ihlal edildiği gerekçesiyle divana başvurduğu belirtilmişti.
Açıklamada ayrıca, Doha yönetiminin Katarlıların BAE'den sınır dışı edildiğini, ülkeye alınmadığını ve hava sahası ile limanların Katar vatandaşlarına kapatıldığını iddia ederek, BAE'yi ayrımcılıkla suçladığı ifade edilmişti.
Şikayetlerin arasında BAE'deki "Al Jazeera" televizyonunun ofislerinin kapatılması, Katar halkının düşünce özgürlüğünün kısıtlanması ve nefrete teşvik konularının da yer aldığı kaydedilmişti.
Körfez krizi
Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır yönetimlerinin, 5 Haziran 2017'de Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kesmeleri ve ekonomik abluka uygulamaları Körfez bölgesinde krize yol açmıştı.
Katar, BAE'ye karşı 21 Aralık 2017'nin ardından 3 Ocak, 14 ve 25 Şubat ile 4 Mart tarihlerinde hava sahasını ihlal ettiği gerekçesiyle Birleşmiş Milletler'e (BM) başvuruda bulunmuştu. Doha yönetimi, Bahreyn'i de iki kez hava sahası ihlali yaptığı gerekçesiyle BM'ye şikayet etmişti.
Buna karşın BAE de Katar'ın 5 yolcu uçağını taciz ettiğini ileri sürmüştü.
GÜNÜN EN ÇOK OKUNAN HABERLERİ
BAKMADAN GEÇME...
POPÜLER VİDEOLAR