Hava Durumu

Su, kuraklık ve iklim krizi kapıda!

Yazının Giriş Tarihi: 22.09.2021 07:55
Yazının Güncellenme Tarihi: 22.09.2021 07:55

İznik Gölü'yle ilgili haber ajanslara düştüğünde...
'Beklenen oldu' dedim.
Çünkü geliyordu.
Daha önce de uyarılar yapılmış, dikkat çekilmişti.
Ama gölün sularının 200 metre çekilmesinin ötesine, sebeplerine bakmalı.
2 bin yıllık bazilika bile dahada belirgin ortaya çıkmış.
Uluabat için de benzeri tehlike yaşandı.
En derin alan 1, 1.5 metreye kadar düşmüştü.
Bu bölgeler için civardaki tarımsal ekimlerden tutun da..
Çevresel, ekolojik, her faktör gündemde..
Yine de ana unsur insan..
Bugünlerde belki suyun değerlerini çok kavrayamıyoruz.
Benim gözlemim bu.
Öyle tv'lerde reklamlarla falan olacak iş de değil.
Geçen yıl...
DOĞA ve Sürdürebilirlik Derneği ve Türkiye Tabiatını Koruma Derneği (TTKD) bilim danışmanı Dr. Erol Kesici'nin bir yorumunu okumuştum. Gerçekten o uyarı düşündürücü, ürperticiydi.
Ve sürekli gündemde tutmalı.
"Ülkemizde son 60 yılda Marmara Denizi'nin yüzölçümünden daha büyük, üç Van Gölü büyüklüğünde ya da İstanbul, İzmir il ve ilçelerinin yüzölçümleri toplamı kadar, 60'a yakın doğal göl kurudu ve kurutuldu"
Bir bilen bu konuda bunları söylüyorsa durum vahim ötesi..
Yanlış tarım politikaları..
Aşırı tüketim...
Ve dediğim gibi en ana unsur insan ile kuruttukça kurutuyor, yok ediyoruz.
Günübirlik yaşayıp, günlük düşündüğümüz için de kim ne desin sadece seyrediyoruz!
Dikkate almıyoruz.
Yine bilim insanlarının uyarılarıyla devam edersek..
Bursa Tabip Odası (BTO) ve Halk Sağlığı Uzmanları Derneği'nin (HASUDER)'in geçenlerde yaptığı ortak etkinliğinde gündeme gelen 21. yüzyılın en büyük sağlık tehdidi olarak da 'iklim krizi' gösterildi. Bunu tetikleyen o kadar çok şey var ki..
Sabancı Üniversitesi İstanbul Politikalar Merkezi'nde İklim Değişikliği Koordinatörlüğü yapan Dr. Ümit Şahin'e katılmamak elde değil.
"Atmosferdeki karbondioksit artışı, bu senenin en yüksek düzeyinde. Bu düzey sanayi öncesi dönemden bugüne ciddi bir artış olduğunu gösteriyor. Sıcaklık artışı da 2015 yılında bir dereceyi geçerek bir dönüm noktası oldu. 2016 yılında rekor kırarak 1,25 dereceye çıktı. 2020'de de küresel sıcaklık artışı 1,25 derece oldu. Bilimsel raporlarda sıcaklık artışında 1,50 derece üst sınır kabul ediliyor. Dolayısıyla bu sınıra çok az kalmış durumda. 1970 yılından beri ortalama sıcaklıklar hızlı bir şekilde artıyor ve her sene sıcaklıkta yeni rekorlar kırılıyor. Artık bildiğimiz iklim ve dünya yok. Dolayısıyla böyle bir dünyada sağlık, ekonomi, su ve gıdayı düşünürken eski dünyanın normaliyle hareket edemeyecek durumdayız."
Başka söze gerek var mı? Üstelik buzullar yüzde 40 erimişken.
Yangınlar artarken...
Artacakken..
Hayat da, vücut dengeleride allak-bullak olacak..
Ve inanın tüm bunların çözümü bir fetvanın daha da ötesinde...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.