Güçlü irade gerekiyor

Her şey 2010 yılı devrimini gerçekleştirirken bir başkanın Bursaspor’u dikkate almadığı zaman başladı. Üzerinden 5 sene geçti, şimdilerde artık Bursaspor’u dikkate alan ve kontrolü elinde tutmaya çalışan çok sayıda kişi ve kurumlar bulunuyor. Üzerine takımın başına gelen Şenol Güneş’i de sevmeyenler eklenince işimiz bir hayli güçleşiyor. Bu şartlarda sportif başarıyı sürekli kılmak ve zirveye oynamak, çok farklı iradeyi ortaya koymayı gerektiriyor. Kısıtlı futbolcu kadrosu ile hem sportif mücadele yapacaksın hem de bu kadronun kafasını dinç tutarak yoluna devam edeceksin. İşte şimdi problemler daha ciddi şekilde karşımıza çıkmaya başladı.
Şenol Güneş ve başkan Recep Bölükbaşı bu durumu daha ne kadar yönetebilecek açıkçası merak konusu.
“Satmıyorum” demek camianın gönlüne hoş geliyor ama… 
Son haftalardaki maçlar tek tek incelenirse bireysel futbolcu problemlerinin sahaya ve takıma nasıl etki ettiği görülebilir.
Mali problemler, kongrenin yaklaşması ve futbolu etkileyen faktörler şiddetini artırdığı bu dönemde bir de taraftarın tribünden uzaklaşması eklenince güçlü bir irade boşluğu oluşmaktadır. 
Haziran kongresi bizim için iyi bir fırsat olmalı. Takım disiplini, taraftarın kucaklanması/tekrar tribüne çekilmesi, mali tablonun istikrarı ve camia ile bütünleşmesinin çok acil ele alınması gerekiyor. Galibiyetlerin arkasına sığınmak sorunları örtbas etmekten öteye gitmez. 
***
Fehmizat Bayraktar’ı anmak onu yadetmek elbette çok önemli. Ama onun fikirlerini de önemsemek bir o kadar uygulamaya çalışmak gerekmez mi? Onun söylediklerini dinleme fırsatına sahip olmak benim için şanstı. Allah rahmet eylesin.