Yağmur yağdı kaç, kaç kaç Şemsiyeni aç, aç aç!..

Eskilerden kalan kıvrak bir kanto vardır. Anımsadığım kadarıyla ‘Yağmur yağdı kaç kaç kaç,/ Şemsiyeni aç aç,aç/ Akıyor seller kıvranıyor beller/ Ha babam, de babam kıvranıyor eller..” şeklinde idi.
Belki anımsamışsınızdır; ‘Her şey çok güzel olacak’ filminde sanatçı Cem Yılmaz da bu kıvrak, neşeli, coşkulu kantoyu tarağının üzerine yapıştırdığı jelatinle ne de güzel icra etmişti!.



Evet günümüzde artık şemsiyeler de yetersiz kalıyor yağmurlarda. Bursa’nın çok yeri; yollar, caddeler, altgeçitler göl halini alıyor. Bazı semtlerde evleri, işyerlerini sel suları basıyor. Vatandaş çare-sizlikler içinde kıvranıyor, resmen perişan oluyor.

Bugün köşemizde Bursa gölleri(!) ile ilgili okurlarımdan gelen yakınma ve çeşitli ilginç fotoğraflar var.  Örneğin ‘Demirtaş’a sandal seferleri düzenlensin’ diyen Ufuk Tansel çektiği fotoğrafına şunları eklemiş:



“Barbaros Mahallesi, 442. Sokak’a ait fotolar gönderiyorum. Hemen yanında Tarık Çevikel İlköğretim Okulu var. 
Buradan her gün yüzlerce çocuk göl halineki sel sularının içine basarak zorlukla okula gitmeye çalışıyor..” 



Sn. Veysel Sönmez de aynı konudan, yani; her yağıştaki sellerden, göllerden şikayetçi. Çekilen sıkıntıyı şöyle yazıyor:
“29 Ekim Mahallesi, 404. Sokak’ta (Saklı Çarşı Sokak) Nilüfer Bld.’nin yaklaşık iki yıl önce hazırlamış olduğu Saklı Çarşı Sokağı çevre düzenleme projesi hala yapılacak olan uygulamayı bekliyor. Neredeyse üçüncü yılına girecek..
Sokağın acilen bakıma ve ciddi şekilde düzenlemeye ihtiyacı var. Yağmurlu günlerde sitemiz girişinde biriken sel sularından dolayı sitemize girmekte çok zorluk yaşıyoruz. Kış aylarına henüz girmeden bu sorunların giderilmesini Nilüfer Belediyesi’nden acilen rica ediyoruz...” 

Çakırhamam semti sakinleri de bitip tükenmeyen sel baskını sorunlarını bu fotoğrafla belgelemiş. Burası da semtten son şiddetli yağmur sonrası saptanan manzara:



Adının açıklanmasını istemeyen bir okurum ise gönderdiği sel suları fotoğrafına ek olarak özetle şunları yazıyor:
“Bursa hani Avrupa şehri idi?. Yapılan onca harcama, onca altyapı çalışmaları hiç mi işe yaramıyor, yaramayacak mı? Yapılanlar ve çalışmalar eksik mi, yoksa  hatalı mı, eksik mi?.. Avrupa şehri apoleti takılmış olan bir kent böyle mi olur?. Altıparmak Caddemizin hali işte böyle..”

Evet sevgili okurlarım. Elçiye zeval olmazmış.. Bugün size köşemize gönderilen sorunları yansıtan Bursa gölleri (!) fotoğraflarıyla oluşan bir mini albüm sunuyorum.
Sayın ilgililerin de bir göz atmasını diliyorum bu mini albümümüze. Lütfen..

Sarı çizgili karolar kırıldı ve berbat oldu

“Nilüfer ilçesi, Ataevler bölge-mizdeki pazaryeri karşısında bulunan Bak Gör rezidans arkasındaki (Adalet kente bakan taraf) yaya kaldırımlarına görme engelli vatandaşlarımızın bastonları yardımı ile rahatça yürüyebilmeleri için sarı çizgili karolar yerleştirilmişti..
Bu karoların büyük bir kısmı kırıldı, dağıldı gitti. Görme özürlü vatandaşlarımız eğer bastonuyla sarı çizgili bu karoları takip edip yürüyecek olursa, bastonunun ucu da kırık dökük karoların arasına girer ve yuvarlanıp yerlere düşer, yaralanır.
Buraya döşenmiş bulunan özel şe-kilde imal edilmiş olan çizgili, sarı karoların kırılıp dökülmesinin sebebi ise rezidans altındaki bir markete mal getiren kamyonların market kapısına kadar giderken yaya kaldırıma çıkması ve bu karoların üzerine çıkarak geçmesi..
İnanın yazık oluyor.. Bu duruma bir çare bulunması lazım.. Aksi durumda bu kesime döşenmiş bulunan karolardan eser kalmayacak.
Nilüfer Belediyemiz’in konu ile ilgili sayın çalışanlarının duruma gerekli müdahalede bulunacaklardır tahmin ediyorum.”
Gülören ORHUN