Pizza diplomasisi

Cuma gecesi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu tarafından yapılan açıklama, diplomasi koridorlarında heyecan yarattı. “Suriye için umut ederiz ki iyi haber gelsin” açıklamasını yapmıştı Çavuşoğlu… O açıklamadan kısa süre sonra, Kurban Bayramı’nın ilk günü olan 12 Eylül’den itibaren tüm ülkede ateşkesin sağlanması için ABDDışişleri Bakanı John Kerry ile Rus mevkidaşı Sergey Lavrov, taraflara net bir çağrı yaptı.
İsviçre’nin Cenevre kentindeki Kerry-Lavrov zirvesinden çıkan uzlaşmaya göre eğer 7 günde ateşkes, istenilen seviyede başarılı olursa Suriye’de kalıcı barışın sağlanması için geçiş süreci de devreye alınacak.
Geçiş süreciyle birlikte ABD ve Rusya terör, örgütleri IŞİD ve El Nusra’ya karşı ortak bir birimin alacağı kararlar doğrultusunda mücadeleyi farklı boyutlara taşıyacak. Böyle bir işbirliğinde terör örgütlerinin nefes alması dahi mümkün olmayacaktır.

ANKARA’NIN ROLÜ…

Ateşkes çağrısının yapıldığı dakikalarda Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov, renkli görüntülerin yaşanmasına yol açtı. Cenevre’de görüşmeden nasıl bir sonuç çıkacağını merak eden gazeteciler, Lavrov’un pizza dağıtmasıyla birlikte şaşkınlığa uğradı. Lavrov, gazetecileri şaşırtan jestini sağlayan pizzaların Amerikan heyetinin hediyesi olduğunu söyledi. Dolayısıyla görüşmeden çıkan sonucun olumlu yanlarının yanı sıra pizza jesti de buzları iyice eritti. Zira öncesinde Lavrov, ateşkes çağrısının yapılmasının gecikmesinin nedenini ABD tarafı olarak deklare etmişti. Öyle görünüyor ki ateşkes görüşmesi, son derece gergin ve çetin geçmiş.
Bundan sonrası için Suriye’deki muhalif gruplar ve rejime çok kritik sorumluluklar düşüyor. Türkiye de bu süreçte anahtar konumunda. Zira Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın G20 Zirvesi’nde ABD ve Rusya liderleriyle yaptığı ikişer görüşme ateşkeste anlaşılmasını kolaylaştırmış oldu. Türkiye’nin devam eden Fırat Kalkanı harekâtı, terör örgütleriyle mücadele için ne kadar kritik önemdeyse Ankara’nın ateşkes sürecinde oynayacağı yapıcı rol de bir o kadar önemli olacaktır.
Şimdiden iyi bayramlar…