Aziz Sancar’la bilime yolculuk!

 Bu 2016’nın 19 Mayıs’ını anlamlandıran sahiden çok özel bir röportajdı...
 CNN Türk ekranda ülkemizin bilim abidesi Prof. Dr. Aziz Sancar var.
O,  2015 Nobel Kimya Ödülü’nü hücrelerin hasar gören DNA’ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini koruduğunu haritalandıran araştırmasıyla kazanmıştı.
Ben şimdi sizlere bu söyleşide ilgimi fena halde çeken, düşündüren birkaç bölümden söz edeceğim. 
Aziz Sancar Mardin’in Savur ilçesinde doğmuş.   Orta halli ve çiftçilikle uğraşan küçük Aziz, imam eşi olan annesinin 8 çocuğundan birisi…


 
Aziz Sancar’ın ifadelerine göre anne ve baba, muhafazakâr ve tutucu bir ortama rağmen Atatürk devrimleri ve Cumhuriyet’i sözde değil özde benimsemiş, özümsemiş bir çift. 
Yani Aziz Sancar’ın Savur’da mum ışığı dibinde başlayıp Nobel’e uzanan hayat hikâyesinde anne Meryem Sancar’ın etkisi ve emeği çok büyük…
Kaçıranların bu mükemmel röportajı bir şekilde bulup izlemesi önerimle ben geleyim Nobelli gururumuzun Sancar’ın  “Zeki misiniz?” sorusuna verdiği yanıta; 
 “Zeki olmak diye bir şey yoktur, çok ama çok çalışmak diye bir şey vardır” 
Sahiden de Sancar  ‘çalışmak’ kavramını çok özel bir yere koyuyor.  Sayın Sancar kendi gibi profesör olan hayat arkadaşı,  Gwen Boles Sancar  ile çok uzun yıllar günün 18 saatini çalışarak geçirdiklerini de söyledi. 
Değerli okurlar yazımı şimdi de, bizleri bilim konusunda heyecanlandıran, umut şarkıları söyleten Aziz Sancar’ın kulaklarımda hala yankılanan o çağrısıyla bitirmek istiyorum;
“Günlük politikalar ve kavgalardan uzak durun. Eğer ben Türkiye’deki günlük kavgaları takip edersem çalışamam. Üzüntümden çalışamam.  O bakımdan gençlere tavsiyem bütün bu kavgalara girişmeyin. Memlekete hizmet için bilim lazım. Avrupa seviyesinde Amerika seviyesinde bilim lazım… Bu sadece kendimiz için değil insanlığa hizmet görevimizdir…”

Haftanın ufak tefek taşları

Dikkatimizi çeken bir başka nokta da, AK Parti Genel Merkezi’nde çalınan şarkıydı. Fonda;AK Parti’nin 2011 seçimlerinde kullandığı “Haydi bir daha” şarkısı çalındı.
Bunun da bir mesajı vardı elbette.
Okan Tuna

İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş, nasıl ki iddialı ve başarılı bulunan yerel icraatı yapıyorsa, din işlerinin otoritesi de Müftülük’tür.
Serkan İnceoğlu

“Maalesef dün yine güne şehit haberiyle başladık. 8 vatan evladının evine yine ateş düştü.
İnanın içimden hiçbir şey yazmak gelmiyor.”
Ersel Peker

“Gölyazı/Uluabat Gölü… Geçen pazar burada sandal içinde gerçekleştirilen bir nikah töreninden söz etmiştim. Yayınladığım bu fotoğraf ve haber evlenecek çiftlere de örnek olmaya başlamış.”
Erdal Abi

Ülkemizde siyasetçilerin, akademisyenlerin, aydınların temel takıntısı veya kıramadıkları bir paradigmaları vardır. Bu da “sistem değişmeli” takıntısıdır.
Murat Kuter

KİM BU ÇOCUK?



İpuçları: Siyasete önemli bir kurumun genel müdürlüğünden sonra başladı. Bir partimizin lideridir. Partisi her seçimde 2. olmakla ün yapmıştır. O’nu hala tanımadıysanız Muharrem İnce’ye sorun size kim olduğunu hemen söylesin.

------------------------------------------------------------------------------------------------------
------------------------------------------------------------------------------------------------------

TBMM, DOKUNULMAZLIKLARIN KALDIRILMASINI OYLARKEN…