Bir seçmenin balkon konuşması!

Herkes o balkonun önündeydi…
1 Kasım seçimlerinde sahne alacak tüm partilerin lider ve temsilcileri, milletvekili adayları alanı doldurmuş ve tüm kameralar o balkona odaklanmıştı. 
Çünkü ilk kez bir seçmen balkon konuşması yapacaktı. 
Derken o an geldi ve seçmenimiz balkonda göründü. 
Alandaki büyük kalabalığı, inanılmaz tezahüratlar eşliğinde selamladı ve o tarihi konuşmasına başladı. 
“1 Kasım seçimlerine katılacak tüm muhterem partilerimiz, onların kurmayları ve çok kıymetli milletvekili adaylarımız, hepiniz hoş geldiniz. Bildiğiniz gibi 1 Kasım’da ülkemizin geleceğine yön verecek çok önemli bir karara daha imza atacağız. Ya bir partimiz tek başına iktidara gelecek ya da yine bir koalisyon tablosu oluşacak. Hangi tablo oluşursa oluşsun ben sizlerden şunları yapmanızı istiyorum. 
1-Hükümeti nasıl olursa olsun en kısa sürede kurun.
2- Kurulan hükümet, benim işe, eşimin pazara, çocuklarımın okula güven içinde gitmesini sağlasın. 
3.  Bizlere artık gencecik vatan evlatlarımız için ağıtlar yaktırmayın.
4. Bu bereketli ülke toprakları üzerinde, binlerce yıldır birlikte ve huzur içinde yaşayan tüm vatandaşların birliği ve kardeşliğinin devam etmesini sağlayın.  
5- Gelir dağılımında eşitsizliği ortadan kaldırmak için çaba harcayın.
6- Eğitimde fırsat eşitliğine olanak sağlayın.
7- Kavga etmeyin, uzlaşmacı olun!
Değerli seçilecekler, balkon konuşmamı burada bitirirken söylediklerimi ciddiye alacağınız umudumla, hepimize hayırlı uğurlu seçimler diliyorum.”

***

“Enseyi karartmayın!”

Türk basın dünyası ve edebiyatının dev çınarı  Çetin Altan’ı kaybettik.  
Ben, Türkiye’nin simge gazetecisi ve yazarı Çetin Altan’ın tadına doyulmaz üslubu ve okurlarına sürekli empoze ettiği ‘umut’ söylemlerini yıllarca okudum ve önemli dersler çıkardım. 
Bugün Çetin Altan’a büyük bir saygı ile ‘güle güle’ derken yazımı onun bir muhteşem ifadeleri ile bitiriyorum:
“Dün kaybettiğimiz hayallerinizden, ümitlerinizden, mücadelenizden vazgeçmeyin. Amacınıza ulaşamazsanız da, bu amacı gelecek kuşaklara devretseniz de, kozmosla son hesaplaşmanızda, “daha iyi bir dünya için biz de fena  etmedik” diyebilirsiniz.
Bu da az şey değildir. Buruk da olsa, yorgun gözlerinizde bir tebessüm yaratır.
Enseyi karartmayın.”