Bursa'da haftanın konuşan rakamları

15 dakika: Altıparmak -Heykel istikametinde seyrederken rayların üzerinde bozulan bir servis minibüsü yüzünden mahsur kalan İpekböceği'nin yolun açılmasını beklediği süre.  (Rayları iyi ki minibüs kapamış. Ya bu bir tank olsaydı halimiz nice olurdu? 
***
107 bin:  Bursa 'da yaşadığı tespit edilen Suriyeli vatandaş sayısı.
Merak ediyorum. Acaba bu sayı içinde kavşaklar ve alt/üstgeçitlerde dilenmek durumunda olan Suriyelilerin oranı ne kadardır. 
3 saat: Hamitler çöplüğünde çıkan yangının kontrol altına alınma süresi. (Nedense bugünlerde nerede bir alev görsem aklımdan hep Fetö belgelerinin yakılması geçiyor.) 
***
06 DS 2443 :
İnegöl'de özel otomobili ile bisikletli yayaya çarpıp kaçan sürücünün olay yerinde kalan plakasının numarası.  (Ah benim ahmak magandam, kimliğini de bıraksaydın bari...)



***
1850:  Gemlik'te geçtiğimiz günlerde çıkan  orman yangınının söndürülmesi sırasında  ele geçen hintkeneviri kök sayısı. (Bir orman yangınının hayırlara vesile olacağı hiç aklıma gelmezdi...) 
***
F26513498M: 
Bursa'da, Fetöcü darbe girişimiyle ilgili soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski bir emniyet mensubun üzerinde bulunan, Fethullah Gülen'in okuyup üflediği iddia edilen 1 doların seri numarası.  (Ah be Fetö ah! Meğer nefesini ne beter emeller için tüketmişsin...) 
***
200: Fomara'da devam eden demokrasi nöbetine katılan minibüsçü konvoyundaki araç sayısı. (Ağır ol abi, Demokrasi Meydanı'nda inecek var!)
***
10:  Paralel Yapı’yla mücadele kapsamında BUSKİ’de sürdürülen soruşturmalar çerçevesinde  görevden alınan personel sayısı. (Ben de desem arada bir musluklardan gelen fetossss, fetosssss, sesi neyin nesiydi!)

Bir de baktım o çam devrilmiş! 

Bizim gazetenin önünde ki lambalardan  karşıya geçerken beni hep o karşılardı.  
Yazın yakıcı güneşinde yeşil ışığı beklerken gölgesine sığınırdım hep. 
Sadece güneşten mi? 
Değil elbette yakalandığım yağmurlardan da korurdu beni.  Hatta Bursa'nın o ünlü lodoslarında savrulmamak için sarılmışlığım da vardır o çam ağacına. 



Ama dün sabah geldiğimde kökünden kesilmişti o ağaç. 
Bitişikte ki park görevlisi;
“Abi onu gece saat 01:30'da devirdiler” dedi.
Tramvay hattına kurban giden bilmem kaçıncı ağaçtı bu.
Bir buruk oldu içim.
Kesilen kökün kıyısındaki dallardan aldım elime. 
Hala çam kokuyordu. 
Beni unutma dercesine...

ZAMAN TÜNELİ

31 TEMMUZ 1986

Gazete promosyonlarına kısıtlama getiren yasa tasarısı Meclis'te kabul edildi. 



Yorum: Sahiden o neydi öyle! O tarihlerde gazeteler çıldırmıştı adeta.  Tirajları, gazetenin kalitesi değil, verdiği kap kacağın, tencere tavanın markası belirliyordu neredeyse...

***


(KAVURUCU SICAKLAR DEVAM EDİYOR...)