Kadir D. ve Berkay K’ye açık mektup!

Çok kıymetli Kadir D. Berkay K. ve ötekileri...
Mektubuma başlamadan önce hepinizi büyük bir esefle selamlar,  teessüflerimi sunarım. 
Ben sizlerin o muhterem isimlerine ve eserlerine  geçen gün Kestel- Terminal belediye otobüsünün arka koltuğuna denk geldim.
Fotoğrafta da gördüğünüz gibi o koltuğun arkasına bıraktığınız izler hakikaten çok sevimsiz ve bir o kadar da yakışıksızdı...
Sahi sizler böyle bir ortama yazıp çizme işini hangi akıla hizmet  amacıyla gerçekleştirdiniz arkadaşlar?
Yoksa bir gece önce hep birlikte izlediğiniz ‘yaban hayat’ belgeselin etkisinde kalarak mı yaptınız bunu?
Yoksa çoğu hayvanın hakimiyet alanlarını belirlemek için öteye beriye idrarını bırakma dürtüsüne mi kafayı taktınız yoksa?
Ama, olmaz ki  siz insansınız arkadaşlar...



Ne olur yapmayın böyle!
Bindiğiniz o otobüsün Afrika steplerine benzeyen hiç bir yanı yok ki! 
Ve ne olur bana bu izleri bırakmanızın haklı bir nedenini söyleyin de ben de biraz olsun sakinleşeyim, muhterem kardeşlerim. 
Hoş biliyorum. Bu konuda  asla yalnız değilsiniz yani. 
Hatta hiç olmayacak yerlere bir şeyler karalama hastalığını sizden daha ağır geçirenler de var bu alemde...
Tarihi eserlerin dahi üstüne bile kalpler çizen, ilan-ı aşk edenlere bu sıralar o kadar sık  rastlıyoruz ki. 
Değerli Kadir D. ve Berkay Ç. 
Biliyorum yaşınız ilerleyip, olgunlaşınca bu yaptıklarınızın ne kadar yanlış olduğunu siz de anlayacak ve bana hak vereceksiniz. 
Ve hatta bir gün, her biriniz,  o otobüse medeni  bir yolcu olarak bindiğinizde, rastladığınız böylesi bir  manzaraya  gereken tepkiler vereceğinizi de biliyorum.
Mektubuma burada son verirken yaşam alanlarınızı böylesi anlamsız izlerle kirletmenin sizlere hiç mi hiç yakışmadığının altını bir kere daha çizer, (koltuğa değil) mutlu yarınlar dilerim. 

Yakıcı sıcakların serinletici diyalogları
 

“Kanka, çimmeye süs havuzuna gidelim mi?” 
 “Huuu komşu en ucuzu değil de, en serin AVM hangisi?”
“Bacanak hadi bu teraviyi de kubbesi açılır camide kılalım.”
“Hanımm, bu gece balkonda yatma sırası oğlanda mı bende mi?”
 “Ayol beni ne sucular, karpuzcular, klimacılar  istedi de gitmedim valla!”
“ İsmet abi, ne olur, birkaç soğuk espri yap da serinleyelim.”
“ Şu benim parmak arası terliklerimi yine kim giydi?” 
“Yarım saatte bir duşa girerseniz, su faturası da böyle gelir işte?
“ Ah ahh keşke sulu şakalar yapan bir sevgilim olsaydı.”

Zaman tüneli

22 HAZİRAN 1982
Banker Kastelli adıyla bilinen Cevher Özden’in yurtdışına kaçtığı açıklandı. 
Yorum:  Türkiye’de 1980’li yılların en geniş kapsamlı banker skandalına konu olan ve binlerce insanın kısa yoldan zengin olma hayalini suya düşüren  Banker Kastelli, o yıllarda çekilen ‘Banker Bilo’ adlı filmin de esin kaynağı olur. 

***


MUDANYA KÖPRÜLÜ KAVŞAĞI İNŞAATI İLE BİRLİKTE TRAFİK ÇİLESİ DE BAŞLADI...