Sosyal medyadaki velilerin karne sevinci!

Sabah çayımı keyifle höpürdetirken şöyle bir sosyal medya turu atayım dedim. 
O da ne?
Karneler, takdirler ve de teşekkürler üstüme, üstüme geliyor!  
Çocuğunun karne alma anını videoya çeken mi? 
Sınıf öğretmeniyle özçekim yapan mı? 
Karne görüntülerini farklı açılardan çekip sayfalarına koyan mı?



Yani dijital haberleşme platformlarında bu konuda aklınızdan geçen her şey vardı.  
 Hatta Facebook’ta gördüm,  havanın biraz sert olması gerekçesiyle çocuğunun karnesini almaya giden koca koca velilerin karne alış görüntüleri bile paylaşılmış. Yani bir öğrencinin aylar boyu hayalini kurduğu o anın velisi bile veli olmuş! 
Kısaca işin en garip yönü şu, sosyal medyada karne coşkusu öğrenciler için değil de ebeveynler için kurgulanmış sanki. Fotoğrafları şöyle bir inceliyorum, karne alma sevincini çocuklardan daha çok velilerin yüzünde okudum…
Onlara hak vermiyor da değilim hani.
 Velilerin bu sevinç yansımaları sadece başarılı bir karne nedeniyle değil elbette.  Sabahların köründe çocuğu servise yetiştirme telaşlarına, bitip tükenmek bilmeyen ödevlerle destek vermelere, ‘hadi yavrum biraz daha ders çalış’ muhabbetlerine 15 gün ara verme fırsatı yakalandığı için de olmuştur tabii ki.  
Öyle ya 15 gün boyunca bakın daha ne mutluluklar yaşayacak velilerimiz.
Sabah beslenme çantasını neyle doldursam diye de dert etmeyecek.
Çocuk sabahçıysa onu en güzel uykularından uyandırmayacak.
Şayet öğrencimiz öğlenciyse akşamın karanlığında servis yolu gözlenmeyecek. 
Güzel bir film, tiyatroya ya da bir maça ailecek ‘yarın okul var’ sendromuna girilmeden gidilecek.

Haftanın ufak tefek taşları

“Bursaspor’da başkan adayı olmak artık zorlaşacak. Böylece kimse bedavadan kendi reklamını yapamayacak.”
Okan Tuna
***
“Göstermelik para yardımları, Türkiye gibi mülteci sorununu en yoğun şekilde yaşayan bir ülke için yetersiz. “
Erdal Çatalkaya
***
“Bunca yıl süresince her seçim öncesi Yenişehir’e ya da İnegöl’e gelen siyasetçilerin verdiği vaatlerin başında Boğazköy Barajı inşaatının tamamlanması gelirdi.”
Ersel Peker
***
“Sonuçta yönetim kurulu ibra edilmedi. Herkes ‘Ne olacak şimdi?’ diye soruyor.”
Murat Kuter
***
“Dönüşüm sürecinin anlamını ve önemini anlatan bir slogan, dün Altepe tarafından bir kez daha ifade edildi.“Bursa’yı yıkarak güzelleştiriyoruz!”
Serkan İnceoğlu
***
“Ama neden Bursaspor kendi sattığı bir ürün üzerinden ASSET’e para ödesin…
İşte gariplik burada…”
Süha Gürsoy 

ZAMAN TÜNELİ

23 OCAK 1896 

Fizikçi Wilhelm Conrad Röntgen, kendi adı verilen röntgen cihazını buldu. 



Yorum: Alman fizikçi insan sağlığı için devrim niteliğinde bir buluşa imza atmış. Ama bu alanda bizim de bir buluşumuz var. Röntgen filmleriyle güneş tutulmasını izlemeyi de bulmuştuk.