Hava Durumu

COP 26 ve son çağrı

Yazının Giriş Tarihi: 02.11.2021 08:04
Yazının Güncellenme Tarihi: 02.11.2021 08:04

Pazar günü 2021 G20 Roma zirvesi, İtalya'nın başkenti Roma'da sona erdi. Bu toplantı Yirmiler Grubu'nun (G20) on altıncı toplantısıydı.

Bunun hemen ardından İskoçya Glasgow'da 31 Ekim-12 Kasım'da düzenlenecek BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 26. Taraflar Konferansı (COP26) başladı. Bu toplantıya yaklaşık 140 lider katılıyor.

Ayrıca toplantının ilk gününde ocak-eylül dönemine ilişkin verilerin kullanılarak hazırlanan "Küresel İklimin Durumu 2021" raporu yayımlandı.

Rapordaki rakamlar şöyle:

BM kurumlarının verileri kullanarak hazırlanan rapora göre, 2015-2021 dönemindeki en sıcak yıl 2016 olarak kalmaya devam ediyor.

Rapora göre, geçen yıl atmosferdeki sera gazı yoğunluğu yeni zirveye ulaştı. Sera gazı yoğunluğunun küresel sıcaklık üzerindeki etkisiyle bu yıl ocak-eylül döneminde küresel sıcaklık artışı 1850-1900 dönemindeki ortalama sıcaklığa göre 1,09 dereceyi buldu.

Son 20 yılda hızlanan okyanus sıcaklığındaki artışın devam etmesi bekleniyor. Okyanus, atmosferdeki yıllık antropojenik (insan kökenli eylemler) karbondioksit emisyonlarının yaklaşık yüzde 23'ünü absorbe (emiyor) ediyor.

İklim değişikliği nedeniyle küresel deniz seviyesi 1993-2002 döneminde 2,1 milimetre artarken 2013-2021 döneminde 4,4 milimetre yükseldi. Deniz seviyesindeki artış buz kütlesi tabakasındaki hızlı erimeden kaynaklanıyor.

GUTERRES NE DEDİ?

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, rapora ilişkin değerlendirmesinde, okyanus seviyesinin yükselmesinden eriyen buzullara kadar dünyanın dört bir yanındaki ekosistem ve toplulukların harap olduğunu belirterek "COP26 insanlar ve gezegenimiz için bir dönüm noktası olmalı. Liderlerin eylemlerinde açık olması gerek. Çözümler ortada, azim ve beraberlikle şimdi harekete geçmeliyiz ki geleceğimizi ve insanlığı kurtaralım. Ayrıca Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ülkelerinden 2030'a kadar kömür kullanımına son vermelerini, diğer ülkelerden ise 2040'ta kömür kullanımını bırakmasını istiyoruz " ifadelerini kullandı.

TAALAS NE DEDİ?

WMO(Dünya Meteoroloji Örgütü) Genel Sekreteri Petteri Taalas ise aşırı hava olaylarının artık yeni normal haline geldiğine dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Bu olaylardan bir kısmının insan kaynaklı iklim değişikliğinin ayak izlerini taşıdığına ilişkin bilimsel kanıtlar var. Sera emisyonlarındaki artış hızı, Paris Anlaşması kapsamında küresel sıcaklık artışını sanayi öncesi seviyeye göre 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefinin aşılmasına yol açıyor. Bu nedenle, COP26 işleri rayına koymak için kırılım noktası ve son şans olabilir."

Zirvede, küresel sıcaklık artışının yüzyıl sonuna kadar 2 santigrat derecenin altında tutulması, hatta 1,5 derece ile sınırlandırılabilmesi için 2050'ye kadar sıfır karbon emisyonu hedefine nasıl ulaşılacağı masaya yatırılacak.

İklim değişikliyle mücadele için 2015'te varılan 197 ülkenin imzaladığı Paris İklim Anlaşması'na göre ülkelerin ulusal iklim eylem planlarını her 5 yılda bir güncellemeleri gerekiyor.

COP26, iklim krizinin önlenebilmesi için son şans gibi görünüyor.

Burada konan hedef şöyle:

"2030'a kadar sera gazı emisyonlarında yüzde 55 kesinti

Küresel sıcaklık artışının 1,5 derece ile sınırlandırılabilmesi için sera gazı emisyonlarının 2030'a kadar yüzde 55 azaltılması gerekiyor."

Bu hedefe ulaşmaktaki temel sorun da ülkelerin karbon emisyonlarını nasıl azaltacağı konusunda başlıyor ve tartışmalar bu eksende sürüyor.

DÜNYAYI EN ÇOK KİRLETENLER

G20 ülkeleri, küresel sera gazı emisyonların yüzde 80'inden sorumlu tutuluyor ve dünyayı en çok kirleten ülkelerin başında Çin geliyor.

İlk onda ise Çin'in ardından sırasıyla ABD, Hindistan, Rusya, Japonya, Almanya, İran, Güney Kore, Suudi Arabistan ve Endonezya yer alıyor.

UNEP'e göre ise en fazla sera gazı üretenler arasında Çin, ABD ve Avrupa Birliği (AB) bulunuyor.

ABD, AB ve İngiltere, 2050'ye kadar sera gazı emisyonlarını sıfıra indirme taahhüdü verirken; en fazla sera gazı üreten Çin ve Rusya ise sıfır karbon salımı için 2060'ı hedefliyor.

BİRKAÇ NOT

Dünya nüfusunun 2050'ye kadar 10 milyara ulaşması bekleniyor ve bu da beslenmesi gereken 3,4 milyar insan daha anlamına geliyor.

BM Gıda ve Tarım Örgütüne göre ise gıda ihtiyacının 2050'ye kadar en az yüzde 70 artacağı göz önünde bulundurulduğunda dünya genelinde tarım üretiminin de artırılması gerekiyor.

Bu arada iklim analizleri yapan "TransitionZero" isimli düşünce kuruluşunun son raporuna göre, küresel sıcaklık artışının 1,5 derece ile sınırlandırılabilmesi için kömürle çalışan yaklaşık 3 bin elektrik santralinin 2030'dan önce kapatılması gerekiyor.

Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler, sular altında kalma riskiyle karşı karşıya olan ada devletleri ise doğal olarak iklim kriziyle mücadelede dünyayı en çok kirleten ülkelerin başı çekmesini bekliyor.

Küresel sıcaklı artışı 1,5 derece ile sınırlandırılamazsa, BM Hükümetler Arası İkim Değişikliği Paneline göre (IPCC) 420 milyon kişinin daha aşırı sıcak hava dalgalarına maruz kalacağı, sıcak hava kaynaklı ölümlerin ise iki katına çıkacağı tahmin ediliyor.

2 derecelik sıcak artışının ise böcek türlerinin yüzde 18'inin, bitkilerin yüzde 16'sının ve omurgalıların yüzde 8'inin yaşam alanlarının yarısını yok edeceği öngörülüyor.

1,5 derece yerine 2 derecelik küresel sıcaklık artışı ise okyanuslarda asitlenmenin artması, oksijenin tükenmesi ve ölü bölgelerin artması anlamına gelecek. Bu durum ise okyanuslardaki canlı türlerini tehlikeye atacak, mercan kayalıklarının yok olmasına neden olacak ve balıkçılığı etkileyecek.

Bu yüzyılın sonuna kadar deniz seviyelerinin en az 10 cm daha fazla yükselmesi ise milyonlarca kişiyi su baskınları ile karşı karşıya bırakacak. 2050'ye kadar 1 milyar kişi iklim mültecisi olabilir. BM'ye göre, bugün 500 milyon kişi çölleşmenin meydana geldiği bölgelerde yaşıyor ve bu bölgelerde yaşayanlar her geçen gün iklim değişikliğinden daha fazla etkileniyor.

*****

Bu son çağrı...

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.