Bırak maç bitsin, Baliç kaçmıyor ki

Tribünde otobanda, yolda bayırda, kamyoncular parkında adam değiştirmeyi de gördük.
Hata makinesi üretime devam ediyor.
Bir teknik adam alınacak, onu bile yüzümüze gözümüze bulaştırdık, Baliç’i zor durumda bıraktık.
Sen madem takımı İrfan Buz’a teslim etmişsin, bırak maç oynansın bitsin. Sonra durum değerlendirmesi yap ve ertesi gün teknik adam çalışmalarına devam et.
Baliç kaçmıyor ki.
Sahada Buz’la maç oynanıyor, yukarıda Baliç’le el sıkışılıyor. Aşağıdaki dengeleri bozacak harekete ne gerek var? Bu kadar amatörce bir zihniyet olur mu?
Dedik ya, Allah’tan İrfan Buz değil, alev alev. Daum’un hataları içine dert olmuş, döktürdükçe döktürüyor. Neredeyse Galatasaraylı taraftarlardan dayak yiyecek. Buz gibi bağırıyor,”Ben bu işe hazırım” diye.
Bırak adam biraz çalışsın. Sen de gör, millet de görsün. Kararını sonra ver.
Ama yok.
Takım İrfan hoca ile sevinirken, Baliç kapıda ”İş bitti, yarın basın toplantısı yapacağım” diyor. Koskoca Bursaspor’da herkes ayrı telden çalıyor. Ancak şu işe bakın ki, bunca hataya rağmen Galatasaray çok kötü günde yakalanıyor ve final için avantaj kaybediyor.
Burda önemli bir durum daha var.
Baliç Bursaspor’un da gözbebeği. Tamam da “Tarih tekerrür etmesin” diye bar bar bağırıp duruyoruz.  2004’te Bursaspor’u düşürdüklerinde de 3 teknik adamla çalışmıştı ve 3. teknik adam Biyediç’ti.
Yani Boşnak.
İnsan “Ne olur ne olmaz” diye Baliç’i bir başka bahara bırakıp, diğer isimlere yönelmez mi?