Bu nasıl start?

Yeşil ve beyaz.
1960’lı yıllarda Bursa’da zaten başka renk yoktu ki.
Onun için bir Bursa klasiği ile başladım 50.yıl coşkusuna.
Gönül verdiğimiz takımımızın bu anlamlı etkinliklerini doya doya yaşamamız, takip etmemiz lazım. 50.yıl, gerisindeki ve ilersindeki rakamlardan çok daha önemli ve anlamlı.
Gerçi 100.yıl da aynı ama 100.yılı çoğumuzun görme imkanı yok ki.
Bu nedenle de, 50.yıl etkinliklerini kaçırmamak lazım.
Lazım ama, daha baştan fiyasko var. Kent Müzesi’ndeki “Yarım asırlık efsanenin sergisi”nde Bursaspor Başkanı yok, Büyükşehir Belediye Başkanı yok, Teknik Direktör yok, futbolcular yok. Daha evvel de yazdığım gibi iktidar ile Yazıcı arasındaki soğukluk devam ediyor ve bunun zararını da Bursaspor çekiyor. Ancak, takım ve teknik adamın 50.yıl coşkusunun startına gelmemesi de ayrı bir fiyasko.
Böyle bir hata nasıl yapılır, anlamak mümkün değil.
50 yılın önemli ve anlamlı fotoğraflarının bulunduğu sergi ve kupaların yer aldığı platform gerçekten iyi hazırlanmış. Rahmetli Hikmet Şahin döneminde açılan sergiden çok çok daha iyi. En azından emeğe saygı gösterilmiş ve bu önemli fotoğrafları çekenler, (Genci, ihtiyarı, vefat edeni ile) sergi girişine tek tek yazılmış. Daha önceki sergide ise,”Ali’nin Veli’nin arşivinden” denerek, gerçek emek dışlanmıştı.
Bu sergiyi düzenleyen gençleri, bunun için de kutlamak lazım. Bu işleri artık gençlere barakmak, onların önünü açmak lazım. Nasıl “Bursaspor’da gençler oynatılsın” deniyorsa, bizim meslekte de aktif görevlerde aynısı yapılmalı ve hemen onların önünün kesilmesi yoluna gidilmemeli.
“Yarım asırlık efsanenin sergisi”ni hazırlayan gençlere bir kez daha aferin.
HALİL ÜNAL’IN  SÖZLERİ DE ÖNEMLİ

Kulüpler Birliği Vakfı Başkanı Halil Ünal, önceki gece Lig TV’de, kulüp sorunlarından Alper  Potuk’un transferine kadar önemli konulara değindi. Ancak, şu sözleri çok çok daha dikkat çekti:
“Eskişehir’de varsa yoksa Bursaspor maçı gündemdedir. Ezeli rakip Bursaspor’dur. Halbuki biz birbirimiz ile değil, Marsilya ile mücadele etmeliyiz”
Evet, Başkan çok doğru konuştu. Aynı şey Bursa için de geçerli. Bilhassa Anadolu’da, birbirleri ile yapılan maçlardaki sürtüşmeler çok gereksiz ve yararsız. Karabük’ü, Eskişehir’i yenmekle kendi kendimizi kandırıyoruz. Asıl mesele Eskişehir’in Marsilya’yı, Bursaspor’un Anderlecht veya Twente’yi yenmesidir. Taraftarı, teknik adamı ve yöneticisi ile asıl mücadele bu olmalıdır. Çünkü bu kadar büyük paralar harcandığına göre, asıl rakip Avrupa’dır.