Demirören hâlâ neyin peşinde

Hepsi TFF çatısı altında ama ne kadar ayrı dünyaların insanları.
TFF Olağan Genel Kurulu'nda Başkan Demirören diyor ki:
"Belki kulüp borçları 7-8 milyarı buldu ama, bugün şampiyon olan takımımızın yıllık geliri 700 milyonu, ligden düşen bir takımımızın geliri 100 milyonu aşıyor"
Kulüpler batmış, o hâlâ neyin derdinde. Hâlâ somut bir tedbir işareti yok.
3 kilo kan kaybeden ve kaybetmeye de devam eden hastaya 100-200 gram kan versen ne yazar?
Genel Kurul'da yaldızlı laflar devam ederken, "Biz yaşamak istiyoruz" diye ortaya çıkan Ankaragücü Başkanı Mehmet Yiğiner ise, gerçekleri ortaya koyan az ama öz konuşması ile dikkatleri bir anda üzerinde toplayıverdi.
Yiğiner'in konuşmasını aynen koymakta yarar var:
"Federasyon Başkanımız ve Bakanımızdan bir ricamız var. Sadece bir madde koyalım, kulüplerin gelirlerinin yarısı temlik ve haciz edilemez. Bizim önerimiz bu. Bunda da ısrarcıyız. Geçmişten gelen borçlarımız var. Emeklilerin maaşlarına haciz konulamıyor. Devlet memurlarının maaşlarının bir kısmına haciz konulamıyor. Devlet yapılandırma yapıyor. Ne hikmetse bizim eski yöneticilerden bir türlü kurtulamıyoruz. Spor Toto Süper Lig'e çıktık. Tam sevineceğiz, eski yöneticilerden bir arkadaşımız 21 milyon lira para vermiş, onu istiyor. Şimdi biz bu şartlarda nasıl yaşayacağız. Bu borç bizim mi? Bizim. Bunu kademeli olarak ödeyelim. Yayın ve Spor Toto gelirlerinin yarısına dokunmasınlar yaşayalım"
Şimdi iyi veya kötü.
Bir başkan borçlar için çözüm arayışında, diğer başkan ise ısrarla göz boyama peşinde.
Demirören bey, kulüpleri ve parayı bir disipline sokacak tedbirleri hâlâ es geçmeye devam ediyor. Aynen 14 yabancı furyası gibi.