Eninde sonunda satılacak

"Ödemeler ve ceza" gerçekleri kucağımızda iken, "Cep delik cepken delik" sözünü devamlı olarak mırıldanırken, yapacak başka iş var mı?
Öncelikle cezadan kurtulmak için futbolcu satmak, tek çıkış yolu olarak önümüzde durmuyor mu?

Büyük bir gelir kaybı içine de giren Bursaspor'un satış konularını hallettikten sonra biraz olsun nefeslenmesi, yolunu ondan sonra çizmesi, zorunlu oldu artık.
Maalesef, fazla duygusal olmaya gerek yok. Zaman iyice daralıyor.

YA DAHA ÖNCE ÇIKSAYDI?

Eskişehirspor 54. yılını coşku ile kutlarken, adeta yıkıldı.
FİFA'nın verdiği -6 puan cezası kötü oldu onlar için. Ancak yine de fazla kötümser bakmamaları gerekir. FIFA, bu cezayı ya daha önce verseydi, şimdi küme düşmüş olacaklardı.
Puanı 35'ten 29'a inerken, Afyonspor da 30 puanla kümede kalabilecekti.
Gerçi 80 küsur dosya ile Es Es'in bundan sonraki işi yine zor ama hiç olmazsa bir müddet daha 1.Lig serüveni devam edecek.

DAHA MANTIKLISI VARKEN

Yusuf'un Bursaspor'daki performansı malum.
Saç baş yolduran bir serüven yaşandı, yeşil-beyaz forma giydiği dönemde. Bu gelişmeler sonrası, Galatasaray'ın bu futbolcuya talip olması doğrusu herkesi şaşırttı.
"Fatih Terim'in bir bildiği vardır" diyorduk ki, Yusuf'un Galatasaray formalı resmi birden ortalığı karıştırdı. Camia tepki gösterdi, Fatih Terim kızdı. Sonunda da Yusuf'un özür dilediği söylendi.
Aslında Yusuf'un Galatasaray formalı resmi neden bu kadar sorun oldu, hayret ettim.

Çektirir, çektirir.
"Yusuf, Galatasaray'da 2.Sercan vakası (Futbol açısından) olur mu, olmaz mı?" sorusunu sormak, esas bunun üzerinde durmak, bence daha mantıklı.