Esas hikmet

“”Var bu işte bir Hikmet” ten ziyade, Bursaspor’da son 2 maçtaki hikmete bakmak lazım.
Galatasaray önünde esti, Karabük’te gürledi.
Takım aynı takım ama, hava bir-den değişti, bahar erken geldi. Bu, herkese coşku verdi. Oyun yana-geriye değil, dikine oynanmaya başladı. Kaleciye pas bile tedavülden kalktı. Batalla, Pinto, Belluschi, Murat, Basser dan seder gibi çeyize değil, rakibe dantela örmeye başladılar. Final pasları ile de savunmaların soluğunu kestiler.
Onun için esas hikmet bu.
Dersin ki, gidene nispet.
Hikmet Karaman’ın çalkantılı başlangıcına da ilaç gibi geldi. Sular fazla bulanmadan, hemen durulmak zorunda kaldı. 2 günde bir şeyler yapacak hali yoktu ama, bir şeyler yapmak için yolu açıldı.
Havalı Karabük’ün çarpılmasının en önemli nedeni, Bursaspor’un daha ilk dakikadan itibaren dikine ve üstüne üstüne gelmesi, Pinto’nun gollük top atışları ile kaleyi düşüreceğinin sinyallerini vermesiydi. Bu hengame arasında ev sahibinin kozları Lua Lua ve İlhan Parlak’a sadece ayak altında dolaşmak kaldı.
Basser’in soldan, Batalla’nın ortadan demiri delmesi, belki de haftanın golleri olacak.
Böyle vuruşlara, “Demir olsa dayanmaz” sözleri doğrusu cuk oturacak.
Sarı kartlar kırmızıya, Harun’un ayağı penaltıya dönebilirdi ama, doğrusu  Hüseyin Göçek’in takdir hakları Bursaspor’dan yanaydı. Aleyhte olduğu gibi lehte olanları da yazmak zorundayız. Daima kendimize yontmak ile bir yere varamayız.