Futbol şehri, futbol mutsuzluğuna mahkum

Kimsede heves meves kalmadı. Futbol şehri Bursa, futbol mutsuzluğuna mahkum edildi. Beşiktaş’ın Feyenoord galibiyeti,  Avrupa mağduriyetimizin şiddetini daha da artırdı.
“Biz bu işi niye beceremiyoruz?” sorusu, artık yerel ev ödevi haline geldi.
Merak ediyorum, düzen komple çöktü, hepimiz altında kaldık ama kimseden etkili bir ses çıkmıyor. “Yazdıklarınızla zarar veriyorsunuz” diye küfür edenler nerde? Gelişi güzel paraları saçan ve saçılan paraları götürenler zarar vermiyor da, gerçekleri ortaya koyan mı zarar veriyor?
Günlük yaşayanlar da sistemsizliğin bir parçası değil mi? Akıl ve mantık yolundan çıkanlar da bozuk düzenin bir parçası değil mi?
Yukarıdaki satırlar, depremlerdeki önemli bir haykırışı getirdi aklıma:
“ Sesimi duyan var mı?”
Bursaspor’daki mevcut zihniyetin iflası derken,  nedense üzerinde pek durulmayan ufak bir ayrıntıyı da atlıyoruz galiba.
Şenol Güneş.
İsmiyle, kariyeri ile bağdaşmadı bu Avrupa hezimeti. Bu kadar aciz kalmamalı, bu kadar kolay pes etmemeliydi.
Gerçekleri görenleri de es geçmemeliyiz. Onların varlığını da hissettirmeliyiz.. İşte bunlardan biri de Murat Çalışkan isimli  taraftar ve gönderdiği mail:
“Merhum İbrahim Yazıcı’nın bıraktığı miras, bu kadar kısa zamanda nasıl yok edilir? Erkan Körüstan yönetimi koca takımın dibine dinamit koyup gitmiş. Ben bir taraftar olarak hakkımı helal etmiyorum onlara.”