Topu taca atma Kadir baba

“Enlem ve boylamlarını biliyoruz, bari  kurtarmaya gelelim”  deyince Divan Başkanımız Kadir Şankaya ortaya çıktı.
Çok zor duruma düştüğünü bütün Bursa biliyor. Bursaspor’da son yaşanan rezaletlerde “Kimden yana olmak veya olmamak” ikilemi içinde kaldığını da hepimiz biliyoruz.
Bu açıdan, Bursaspor resmi sitesinde yapmak zorunda kaldığı açıklamayı da normal karşılıyorum.
Ne olursa olsun o bizim Kadir babamız ama, benim sorduklarıma cevap yerine topu taca atmasına sessiz kalamayız.
Bir kere “Eleştirilerimizi 3 ayda bir Divan’da üyeler önünde yapmaktayız” açıklamasına katılmak mümkün değil. Özellikle Kadir Şankaya-Ertuğrul Sağlam sürtüşmesini bir hatırlayalım.
Aralık 2011’de Almira’da Emniyet Müdürü’ne verilen yemekte Kadir Şankaya şu açıklamayı yaptı:
“Ertuğrul, yapmış olduğu transferlerde ya kendi yanıldı  ya da etrafındaki kişiler onu yanılttı.”
İşte bundan sonra karşılıklı demeç savaşları başladı ve Ertuğrul Sağlam istifa sinyalleri vererek son noktayı şöyle koydu:
“Çok önemli maç öncesi, Divan Başkanı böyle açıklamalar yaparak bizi üzdü.Camiayı kaosa sokmaya yönelik açıklama ile sınıfta kalan Divan Başkanı’dır”.
Bu örnekten yola çıkarak Kadir Şankaya’ya,”Durup dururken ve çok kritik bir anda transfer sorgulaması yapıp ortalığı karıştırıyorsun da, şimdi yine büyük transfer hataları varken, Başkan stat kapısında tekme sallarken, Özlüce’ye gazeteciler alınmazken niye susuyorsun?” dedik.
Bunları Divan’a gelip 50 kişiye anlatacağıma, gazetecilik görevimi yaparak binlerce kişiyle paylaşmak daha mantıklı değil mi?
3 sene önce sen istediğin yerde istediğin veya istenildiği gibi konuşup ortalığı karıştırırken iyiydi de, şimdi “Divan’a gel” mi olduk? Sen, 1 yıl önce yine Divan dışında “Eller cebe” çağrısı yaparken aldığın bir tenkit yazısı üzerine bana,”Ona şöyle yapacağım, böyle yapacağım” diye dert yandın da ne yaptın?
Koca bir hiç.
Şimdi ise neler yapıyorsun.
Hatta beni Divan’da aday olmaya davet ediyorsun.
Kadir baba sen beni hâlâ tanımadın mı? Beni başkaları ile karıştırma.  51 yıldır Bursaspor ile beraberim. Asla koltuk kapmak ve menfaatlenmek için kalem sallamadım. Kimsenin adamı olmadan daima gerçekleri yazarak üyesi olduğum kulübüme yardımcı olmaya çalıştım. Kuruluştan 1986’ya kadar olan ve tarihe geçen fotoğraflarımı 1 kuruş almadan Bursaspor’uma hediye ettim.
Benim derdim para, entrika ve koltuk değil.
Ben böyle daha mutluyum.
Bilmem anlayabildin mi Kadir baba?