'Vefa' sıkıntısından kurtulduk

Neyseki o Vefa Stadı sıkıntısından kurtulduk.
1963'te başlayan ve günümüzde de devam eden Karagümrük-Bursaspor sürtüşmesi nedeni ile bu maçın Vefa gibi her şeyin iç içe bulunduğu bir statta oynanmasının sakıncalı olduğunu yazmıştım.
TFF, programında maçın yerini önce açık bıraktı, sonra da Esenyurt olarak açıkladı.
Böylece derin bir "Ohh" çektik. Gerçi Karagümrük yine ev sahibi ama, hiç olmazsa seyirci Vefa'daki gibi her istediğini yapma imkanı pek bulamayacak. Maçın hakemi Kutluhan Bilgiç'in de Süper Lig deneyimli olması bir başka avantaj Bursaspor için. Gençler daha ilk maçta sertlik, sürtüşme, kavga gürültü içine itilmemiş olacaklar böylece.
1.Lig'de ilk maçta stat işi iyi ama, transfer işi hâlâ kötü. Bir sonuç da çıkmayacak gibi görünüyor.

YARIM ASIRA YAKLAŞAN DESTEK

Uludağ İçecek'in Bursaspor'a verdiği desteğin öyle tahmin ediyorum ki, Türkiye'de pek eşi benzeri yok.
Yarım asra yaklaşan bir destek bu. Sadece forma reklamı da değil. Firmanın sahibi ve çalışanlarının da başkanlık ve yönetimde yer alması, şampiyonluk ve başarılar kazandırması, Bursa ve Bursaspor için büyük olay. "İyi ki varsınız Levent Kızıl ve Ömer Kızıl" dememek mümkün mü?
2 taraf arasında son yapılan anlaşmada, "Biz aileden Bursasporluyuz" diyen Ömer Kızıl'ın yaşadığı bu gurur gerçekten imrenilecek cinsten.
Uludağ firması, inşallah çok daha uzun yıllar Türkiye ve Avrupa'da işlerine başarı ile devam eder.
Bu arada Uludağ reklamı taşıyan 1980 yılı Bursaspor'u ile de bir nostalji yapalım.
O sezon Süper Lig'de 4.olarak büyük başarı elde eden Yeşil-Beyazlıların Nezihi'li, Arslan'lı, Sedat ll'li, Ahmet'li, Bahtiyar'lı, Sedat lll'lü, Turgay'lı, Feridun'lu, Muzaffer'li, Sinan'lı, Erdinç'li bu kadrosunu da unutmamak lazım.