Hava Durumu

Bursalı vekilden siyasi ayak yorumu: Aynaya baksınlar

Yazının Giriş Tarihi: 18.02.2020 08:00
Yazının Güncellenme Tarihi: 18.02.2020 08:00

Son haftalarda Türkiye'nin siyasi gündemini terör örgütü FETÖ'nün siyasi ayağı ile ilgili tartışmalar oluşturuyor. Sabah veya akşam programları fark etmiyor. Haber kanallarının birinci gündem maddesi. Kimi zaman bir siyasetçinin kimi zaman bir gazetenin yaptığı değerlendirme günlerce konuşuluyor.
ASTV'de yayınlanan Yerel Yönetimler programının konuğu olan AK Parti Bursa Milletvekili Refik Özen'e de konuyu sorduk. Programdan bir gece önce Meclis'teki aynı konuyla ilgili tartışmalarda Özen de yer almıştı.
AK Parti'nin Türkiye'nin güvenliğine kasteden her türlü terör örgütüne karşı yaptığı etkin mücadelenin halk tarafından görüldüğüne dikkat çeken Özen'e göre, bu tartışmanın asıl amacı suni gündem oluşturma gayreti. Kurumlarına sızarak ülkeyi ele geçirmeye kast- etmiş, en son 15 Temmuz'da da hain darbe girişiminde bulunmuş FETÖ'nün günahını sadece AK Parti'ye yüklemek hem haksızlık hem de vicdansızlık.


Özen, FETÖ denilen yapının tohumlarının AK Parti'den çok önce atıldığını, hangi siyasi iktidar geldiyse onunla irtibat kurmuş ve desteğini aldığına dikkat çekerek, şunları söyledi:
'Bu tarihten itibaren hangi siyasi yapıyı sayarsanız muhalefetin bakış açısından siyasi ayak olarak onları değerlendirebilirsiniz. Bunun içine, Süleyman Demirel, Turgut Özal, Bülent Ecevit, Tansu Çiller'i koyabilirsiniz. Buradaki mesele bunun terör örgütü olduğu ortaya çıktıktan sonraki aşamanın değerlendirilmesidir'
Devamında ise şu değerlendirmeyi yaptı:
' Bu milletin dini duygularını vicdanını suiistimal ederek maalesef kötü emellerine alet etmiş hain bir yapı ile karşı karşıya kaldık. Biz de kullanıldık. Ancak bunun özellikle 2012 MİT kumpası, 2013 Gezi olayları, 17-25 Aralık ve 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra bizim tutumuz ne olmuş muhalefetin tutumu ne olmuş bunu iyi etüt etmek lazım'
Bu yapının terör örgütü olduğu ortaya çıktıktan sonra hainlerin gerçek yüzlerinin ne olduğunu her fırsatta anlattıklarını da ifade eden Özen:
'Ancak bunun terör örgütü olduğu ortaya çıktıktan sonra maalesef CHP ve yöneticilerinin bu terör örgütüne ve yayın organlarına olan ilgisinin artmış olması enteresan. Zaman gazetesine STV'ye Bank Asya'ya desteklerini gördük. Dolayısıyla siyasi ayak derken bu iddiayı ortaya koyanların önce aynaya bakmaları gerekiyor. Bunun siyasi ayağının Ak Parti olduğunu iddia edenlerin bu hain darbe girişimi ve terör örgütünün hayatına kastettiği lider Sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan'dır.

'ABD'NİN YANLIŞTAN DÖNMESİNİ BEKLİYORUZ'

'Savunma sanayinde tarih yazıyoruz'

Refik Özen'in programda dikkat çektiği önemli bir konu da yerli ve milli savunma sanayi oldu. 'Türkiye bu alanda tarih yazıyor' diyen Özen, savunma sanayinde yerlilik oranının yüzde 75'e ulaştığını söyledi.
AK Parti iktidarı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu konudaki vizyonu ile atılan adımları anlatan Özen'in verdiği bilgiye göre, 2002'de 5 milyar dolar bütçeli savunma sanayi projeleri bugün 60 milyar dolara ulaştı. 2002'de bir milyar dolar olan ciro ise bugün 8,76 milyar dolar ve yine 248 milyon dolar ihracat miktarı 2,5 milyar dolara yükseldi. Türkiye'nin savunma sanayindeki 5 firmasının dünyanın ilk 100 firması içinde yer aldığını da vurgulayan Özen, aralarında Altay tankı, Piri Reis denizaltısı, Atak helikopterinin de bulunduğu önemli projelerin de hayata geçirildiğini hatırlattı.
Savunma sanayindeki atılımın tam bağımsız Türkiye için bir dönüm noktası olduğunu ifade eden Özen, Bursa'nın da metal ve otomotiv sanayindeki bilgi birikimi ve deneyimlerinin de savunma sanayinde kullanılmaya başlandığını sözlerine ekledi.

Refik Özen, aynı zamanda TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanvekili olduğu için Suriye'deki gelişmeleri de yakından takip eden milletvekillerinden biri.
Suriye'deki kaos ve iç çatışmaların ülkemizi doğrudan ilgilendiren meselelerden biri olduğunu vurgulayan Özen, Suriye'nin kuzeyinde oluşturulmak istenen terör koridorunun Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı ve Barış Pınarı harekatlarıyla önlendiğini hatırlattı.
Özen'e göre, hem askeri hem diplomatik alanda mesafeler kaydedilmişken İdlib'de yaşananlar Türkiye'nin kendi göbeğini kendisinin kesmesini gerektirecek duruma geldi.
ABD ve batının duyarsızlığı konusuna da değinen Özen'e göre, İdbil'de yaşanan hadiseden sonra ABD Suriye Özel Temsilcisi James Jeffrey'in Türkiye'ye gelmesi ve Türkçe olarak şehit ifadesini kullanmasının kulağa hoş gelse de bir anlamı yok. ABD'nin yanlıştan dönmesi gerekir.
'Onların verdiği silahla yapılan saldırılarda şehit olan askerlerimizi nereye koyacağız' diye soran Özen, Hem ABD'den hem NATO hem de Rusya'dan samimiyet beklediklerini söyledi.

BEDELLİ ASKERLİKTE İZİN SORUNU

Geçen yıl ordunun profesyonelleşmesi anlamına gelen bir reforma imza atıldı. Yeni yasal düzenleme ile bedelli askerlik de yasal statü kazandı.
Programın duyurulması ve yayın sırasında sosyal medya üzerinden Özen'e bedelli askerlik yapanların işyerlerinde izinli sayılması konusunda yasal düzenleme yapılıp yapılmayacağı sorusu geldi. O da bu soruya şöyle yanıt verdi:
' İzin meselesi aslında askerlik sürecinde var olan bir husus. Askere gitmek isteyen tazminat almamak şartıyla tekrar eski işine dönebilme şansına sahipti. Aslında bu süreçte de aynı şey geçerli. Sadece bir yılını doldurmayan izin hakkı olmayan gençlerimiz için bir problem söz konusu olabilir. Hem grup başkanvekillerimizle hem de savunma bakan yardımcılarımıza meseleyi aktardım. Konuyu tekrar değerlendiriyorlar. Bununla ilgili bir yasal düzenleme ihtiyacı varsa bunun çalışması yapılacaktır'


Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.