Cumhurbaşkanı’nın şifreleri

Cumhurbaşkanı yargının en üst organı Anayasa Mahkemesi kararlarını tanımıyorum diyebilir mi? Derse karşılığı ve yaptırımı var mıdır? Sonuçları ve anlamı ne olur?

 Devam eden dava ile ilgili Cumhurbaşkanı’nın keskin bir görüş belirtmesi dava sürecini etkilemez mi? Görevli mahkeme, “bu kararları sen de tanımayabilirsin” anlamı taşır mı?
 Anayasa’nın doğru uygulanması görevi olan bir makam bu kararı tanımıyorum diyerek kurumun itibar kaybına sebep olmaz mı?

Hukukçular ve AYM Başkanı ‘Mahkeme kararları eleştirilebilir ancak talimat anlamına gelecek sözler edilemez’ diyor. 
 Sayın Erdoğan anayasal kurumlarla ilk defa kavga etmiyor. Mağdur edebiyatı ile çok kavgalar yapıldı. 
 Cumhuriyet tarihinde ilk defa Silahlı Kuvvetler’e operasyon yapıldı. Genelkurmay Başkanı çete reisi olarak yargılandı. Onlarca general tutuklandı. Ergenekon, Balyoz ve benzeri davaların tamamı beraatla sonuçlandı. Sonucu AYM tayin etti. 
 Başlangıçta bu savcıları alkışlayan hatta kendisini davanın savcısı ilan eden Sayın Cumhurbaşkanı, 180 derece dönüşle savcıları hain ve çete mensubu ilan etti.  Bütün bu gelişmelerin neticesinde Silahlı Kuvvetler, yargı, emniyet, istihbarat ve birçok kurum itibarsızlaştırıldı. 
 
Bu gelişmelerin tamamı plan dahilinde mi yapıldı diye düşündürüyor. 
 
Hepimiz biliyoruz; Sayın Erdoğan’ın yeni anayasa ile birlikte başkanlık sistemi ve başkan olma hayali var. 
Son soru; başkanlık sisteminde anayasa mahkemesi düşünülmüyor mu acaba? Bu kurumları itibarsızlaştırmanın sebebi kurumları kaldırmak olmasın. 
Başkanlık sisteminde anayasa değişiklikleri ve denetimi başkanın iki dudağının arasından çıkacak bir ferman olmasın. 
 
Bütün bu kurgulanan fakat çoğu kişinin anlayamadığı oyunun neticesinde maalesef ülkemizin geleceğini çok aydınlık göremiyoruz. 
Yine de görelim Mevlam neyler, neylerse güzel eyler...