Terörün erken teşhisi

Yine bir canlı bomba vakası daha yüreklerimizi dağladı. Bu defa hedef İstanbul. Vatandaşlarımız artık sokağa çıkmaya tereddüt ediyor. Caddeler, AVM'ler, hatta kitap fuarları bomboş. Terör hızla hedefine ulaşırken, Sayın Cumhurbaşkanı terörün tanımının yeniden yapılması gerektiğini ifade etti. Terörün tanımı bütün dünyada bellidir. Önemli olan terörle mücadelenin kararlı şartlarını oluşturmak. 
Yıllardır terörle müzakere ile değil mücadele ile çözüm olur diye haykırdık. Çözüm süreci adı altında birçok saçmalıklara önayak olundu. Oslo'da Kandil'de teröristle müzakere edenler zarar görmesin diye özel kanunlar çıkarıldı. Teröristler muhatap alınınca hedeflerine ulaştıklarını düşünerek cesaret buldular. Özerklik ilanlarının altyapısını oluşturdular. Terörün finansman kaynaklarını pervasızca genişlettiler. Dış yardımlar, uyuşturucu ticareti, vergi adı altında haraçlar, her türlü kaçakçılık meşru hale geldi. Çözüm sürecine destek adına akil insanlar belirlendi teröriste destek verildi. Sayın Cumhurbaşkanı konuşmasında terör örgütüne destek verdikleri için güvenlik güçlerince yakalanan kişilerin adliyenin bir kapısından girip diğer kapısından çıkmasından şikayet ediyor. Geçmişte hükümet bu sözde aydınlara finansörlük yaptı. 
Sormak lazım; bu iklimi kim nasıl oluşturdu. Yıllardır tanımı belli olan terörün teşhisi doğru zamanda konulmadı. Geç de olsa terörle mücadele kararlılıkla sürdürülmeli.
Türk milletinin bu sıkıntılı günlerinde tek dert Ferhat Göçer dinleyememek olmamalı...