Efendi hangisidir?

Yakın zaman önce Yunanistan’da yapılan seçimler, “Efendi hangisidir?” sorusunun gerçek soru olduğunun en iyi örneği değil mi? Yunanistan’ın çiçeği burnunda Başbakanı Çipras, kapitalist sistem içinde kalarak onun kurallarına karşı gelmenin imkansız derecede zor olduğunu yavaş yavaş kavramaya başladı bile.
Yunanistan’da radikal sol iktidara geldi ama hepsi o kadar. Yunanistan halkı iktidardaki soldan sadece ve sadece “ borç meselesinin halledilmesini bekleyecek. Efendi hangisidir? Sorusu işte burada akla geliyor.
Avrupa futbol şampiyonasında Yunanistan Almanya’yla çeyrek finalde karşılaşma hakkını elde ettikten sonra revaçta olan şaka, Angela Merkel’in Yunanistan’a kaç gole izin vermesi gerektiğini söyleyip söylemediğini soracaktı. Yunan seçimlerinde pek çok sözün jest olarak söylendiği teyit edildi. Seçimlerden bir hafta önce, German Finansal Times gazetesi, Alman yayıncılığında ve uluslararası yayıncılıkta yeni bir uygulama yaparak ve Yunan seçmenleri solcu parti Syriza’ya oy vermemeleri konusunda uyararak, Yunanca “ Demagoğa Direnin” başlıklı bir makale yayımladı.
Bununla beraber Merkel, onlara Brüksel ile yapılan anlaşmayı yerine getirmeyecek olanlara oy vermemelerini söyledi ve Yunanistan’a empoze edilen kemer sıkma politikalarının bütün Euro bölgesinde bir örnek teşkil etmesi gerektiğini söyledi. Zira Yunanistan’a en çok para veren Almanya oldu ve Almanya bu paranın geri dönüşünü garantilemek istiyor.
 Alman Maliye Bakan, Wolfgana, Yunanlılara kime oy verilmesi gerektiği konusunda tavsiyede bulundu. Sıradan insanın çektiği ıstıraba son derece büyük sempati duyduğunu sözlerine eklerken, insanların “ kemerlerini sıkmalarına” bir alternatif görmediğini ifade etti. 
Almanya’nın Yunanistan toplumuna yönelik seçimlerde nasıl oy kullanacaklarını telkin çabaları boşa çıktı. Yunan halkı oylarıyla radikal sol parti Syriza’yı iktidar yaptı. Yunan halkının gururu kırılmıştı ve bu durumu böylelikle geçici olarak tedavi etmiş oldu.
Başbakan Çipras, Avrupa Birliği’nden borçlarının yarısına yakınının silinmesini, geri kalan borcun elli yıllık bir vadeye yayılmasını ayrıca yeni kredilerin Yunanistan’a verilmesini talep etti. Şu ana kadar olumlu bir gelişme sağlanamadı ama Çipras’ın ısrarında diretmesi gerekecektir. Yani Çipras, efendinin kim olduğunu daha açık daha net bir şekilde görmüş oluyor. Çipras’ın antikapitalist ideolojisi nereye kadar sürecek merak konusu oldu doğrusu.