Yeni eğitim yılı başlarken

Çocuğun, gencin hatta yetişkinin eğitiminde birinci öncelik ne olmalı? Şüphesiz günlük hayatta insanın kendisine lazım olacak bilgileri edinmesi önemlidir. Zira insanlar toplu olarak yaşar ve birbirlerine her zaman muhtaçtırlar. Bu topluca ahlak dediğimiz davranış bilgisine ihtiyaç duyurur. Yalnız yaşayan insanlar bu ilişkilerden habersiz olduğu için çok çekingen olurlar veya kabalaşırlar. Diğer taraftan imkanların bolluğu içinde eğitimden uzak kalmış bireyler de toplumu hiçe sayarlar. İnsanlar arasında incelik ifade eden davranışlar daha çok toplu yaşayan, birbirleriyle sosyal ilişkileri olan insanlar arasında gelişir ve edep /çoğ. Âdâp) olarak ifade edilir. Edep eğitim yoluyla elde edilir.
Diğer taraftan globalleşmeyle birlikte gelişen ulaşım ve iletişim imkanları ile birlikte, bireyler artık hayatın her alanında, öğrenmenin, bilgi edinmenin, kültürel etkileşimin “ özgür bir ortamda” sağlanabileceği kanaatini edinmeye başladı. Soğuk savaş yılları geride kaldı ve yeni bir dünya doğdu.
Dünya 21. asra yeni fikirlerle, yepyeni teknolojilerle, yepyeni insan gerçeğiyle girdi. Sadece Türkiye’de değil, dünyanın dört bir tarafında, bireylerin dünyaya bakışları, olayları yorumlama biçim leri, beklentileri, arayışları, “önceki dünya” dan yani Soğuk Savaş dönemi özelliklerinden tamamen uzaklaştı. Dar kalıplar ve dar ufuklar içinde sıkışıp kalan insanlar, yeni teknolojiler sayesinde tarihte eşi görülmemiş bir şekilde dünyaya yayıldı, eşine ender rastlanabilecek bir etkileşime sahip oldular.
Dünya kırk yıl öncesine kıyasla çok daha zengin. Türkiye de öyle. Raflarda her geçen gün daha çok daha kaliteli, buna mukabil daha ucuz ürünler yer alıyor. Görünen o ki, bu eğilim ivmelenerek sürecek. İmalat her geçen gün kolaylaşıyor, daha da kolaylaşacak. O halde neyi satın alacağımıza karar vermek de, satın aldığımız mamulden en yüksek faydayı nasıl sağlayacağımızı bilmek de giderek zorlaşıyor. Bu da eğitimin içine giriyor.
Her geçen gün eğitime ihtiyacımız, öğretime duyduğumuz ihtiyaçtan daha hızlı artıyor. Nasıl para kazanacağından çok, kazandığı parayı hayatının ve hayatların kalitesini yükseltmek için nasıl harcayacağını bilen nesiller yetiştirmemiz gerekiyor.
Eğitimin modernleşme, kalkınma ve değişim aracı olarak kullanılmasında en büyük rol öğretmene düşmektedir. Değişim ve gelişimin çok yüksek bir boyut kazandığı günümüzde klasik ve statükocu bir yaklaşımla yetiştirilecek öğretmenle bilgi çağının yarışçılarını yetiştirmek mümkün değildir.