AK Parti’deki son görüntü böyleydi?

Gidenler görürler.
Görenler de bilirler.
AK Parti’nin;
Fomara’daki binası, en hareketli günlerini yaşıyor.
Öyle ki;
Basın toplantılarının düzenlendiği salona, dakikalar arasıyla bir aday adayı geçiyor, bir aday adayı çıkıyor.
Biri, aday adaylığını açıklarken, diğeri açıklamanın bitmesini, sıranın kendisine gelmesini bekliyor.
Salonda;
Sadece bir kişinin yeri değişmiyor, o da İl Başkanı Cemalettin Torun.
Gün boyunca müracaat dosyası alıp duruyor.
***
AK Parti’de;
Normal şartlarda milletvekilliği için aday adaylığı başvuruları bugün sona eriyor.
Müracaatların hafta sonuna uzatılması ihtimali de var.
Partide;
Yaşanan bu hareketliliğin içinde ayrıntılar da var.
Mesela;
Bir grup aday adayı, sessiz sedasız dosyasını verip gidiyor. Hatta gazetecilere bile görünmek istemiyorlar adeta. Bu nedenle açıklama yapma gereği bile duymuyorlar.
Bir grup da adeta tribünlere oynuyor.
Partiye bir kalabalıkla gelip, kameraların karşısına geçiyorlar ve “Yeni Türkiye’in inşası yolunda görevden kaçmadığı” gibi klişe sözleri, devrik cümlelerle tamamlayıp, kendi getirdikleri kalabalığın alkışları eşliğinde partiden ayrılıyorlar.
Yine;
Bir başka grup da bürokrat kesimi ki, biraz utana sıkıla parti binasında ne kadar AK Partili olduklarını anlatıp, “TBMM’nin kendilerine ihtiyacı olduğunu” anlatmaya çalışıyorlar.
***
Dün akşam itibariyle;
AK Parti’ye başvuranların listesine baktığımızda şaşkınlığımız bir kat daha arttı.
Gerçi;
Yasal bir engel yok ama aday adaylığı için bile bir kriter olması gerektiği kanaatine bir kez daha vardık.
Daha önce de aktardık.
Kimisi, kamudaki koltuklarını kaybetmemek ve derece ilerlemek için başvurmuş bir görüntüde.
Kimileri;
Adeta nöbetçi aday gibi, nerede belediye başkanlığı, nerede milletvekilliği seçimi olsa gidip şansını deneyen ama donanımı olmayan isimlerden oluşuyor.
Kimileri, kadın kimliğinden, kimi başörtüsünden, kimi de genç kimliğinden kendisini şanslı görüyor.
Kimileri, etnik kimliği nedeniyle kendisine ihtiyaç olduğuna inanıyor.
Kimileri, “teşkilatta görevimi bitirdim, sıra TBMM’de” deyip, kendi kendine görev ediniyor.
Kimileri, tadını alamayıp, bir kez daha milletvekili olmayı hedefliyor, bu da partililerini çok kızdırıyor.
Kimilerinin ismini değil kamuoyu, partililer bile ilk kez görüyor, duyuyor.
Kimileri STK’lardaki görevlerini basamak görüp, bu kimlikleriyle TBMM’de yer edinmeye çalışıyor.
Kimileri işadamı kimliğiyle öne çıkıp, “param var, vekilliğe ihtiyacım yok ama...” diyerek avantaj sağlamaya çalışıyor.
Kimileri, kendileri de biliyor aday gösterilmeyeceklerini.
Kimileri de, gerçekten vekilliğe yakışan isimlerden oluşuyor.
Gözlemimiz o ki;
Bu akşam 200’ü geçmesi muhtemel listenin bu kadarki bölümünün önemli bir kısmı, direkt eleneceklerden oluşuyor.