Hava Durumu

Katar’daki kararın arkasında yılların mücadele öyküsü var

Yazının Giriş Tarihi: 24.06.2014 08:23
Yazının Güncellenme Tarihi: 24.06.2014 08:23

Kısa adıyla; UNESCO olarak bilinen kurum, Birleşmiş Milletler’in eğitim, bilim ve kültürel konulardaki önemli bir ayağı.
Merkezi;
Paris’te bulunan bu kurumun çalışmalarının başında da “Dünya Kültürel Mirası” listesi geliyor.
Yani;
Bir dönem yaşanmış veya özelliği bozulmadan halen yaşanan tarihi özellikli kentleri bir nevi tescilliyor.
Bu tescilleme işlemi de oldukça zor bir bürokratik inceleme ve işlemlerden geçirildikten sonra 21 ülkenin temsilcilerince oylamaya sunuluyor ve ardından da dünyanın mutlaka görülmesi gereken yerleri olarak açıklanıyor dünya kamuoyuna.
Halihazırda da; Dünya kültürel miras listesinde 998 şehir vardı ki, bunlardan 11’i de Türkiye’deydi.
Şimdi ise;
UNESCO Dünya Miras Komitesi’nin 38. oturumu Katar’ın başkenti Doha’da yapıldı ki, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin gözü kulağı da bu toplantıdaydı.
Nitekim;
2009’da Recep Altepe’nin başkanlığında başlatılan çalışmalar, 2012 yılında tamamlanmış ve Prof. Dr. Neslihan Dostoğlu başkanlığındaki bir ekip tarafından dosya halinde UNESCO’ya müracaat edilmişti.
İşte o buluşma Katar’da yapıldı ve Dünya Kültürel Mirası listesi sayısı, Türkiye’den iki kentin - İzmir ve Bursa- seçilmesiyle bu sayı 1000’e ulaştı.
Komite;
Çok katmanlı kültürel peyzaj alanı olması nedeniyle İzmir Bergama’yı ve Osmanlı İmparatorluğu’nun Doğuşu nedeniyle Cumalıkızık/Bursa’yı resmen listeye aldı.
Karar da oybirliği ile çıktı.
Böylece;
Cumalıkızık’ın yanı sıra, Hanlar Bölgesi, Muradiye ve çevresi ile Sultan Külliyeleri artık resmen dünya mirası olarak tescillendi.
Kuşku yok ki;
Bu karar Bursa için büyük bir prestij olacak.
Dahası, Bursa turizmi için büyük bir katkı koyacak sıfat olacak ki, bu yönde dünya miraslarını gezenler uluslararası gruplar, artık rotalarını Bursa’ya da çevirecek.

 

Altepe’nin eli çok daha güçlendi

Bursa’nın;
UNESCO tarafından Dünya Kültürel Miras listesine alınmasının ardından dün Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ile görüştük.
Telefondaki ses tonu, ne kadar heyecanlı olduğunu gösteriyordu.
Bir çırpıda;
Bu kararın öncesini, yapılan çalışmaları anlattı ve bundan sonra bu kararın Bursa’ya ne tür katkılar sağlayacağını söyledi.
“Biz” dedi “Ekip olarak bu yola yıllar önce çıkarken, başaracağımıza inanıyorduk. Yüzlerce başvuru arasından Bursa’nın ilk oturumda miras kenti olarak kabul edilmesi, her Bursalı’nın göğsünü kabartacak bir karardır”
Şunu da söyledi:
“Başvurumuzun ardından bir ekip Bursa’da incelemeler yapmıştı. Geldiklerinde kentimize ne kadar hayran kaldıklarını gözlerinden görmüş ve inancımız bir kat daha artmıştı.
Nitekim bu hayranlıkları raporlarına da yansımıştı.
Hatta;
Bunca ilerlemeye rağmen, Bursa’nın bu miras listesine girmesine zayıf gözle bakanlar da vardı ki, karar hepimizi fazlasıyla mutlu etti”
Başkan Altepe;
Bundan sonraya dair öngörülerini de paylaştı:
“Bundan sonra, bu kararın semeresini göreceğiz.
Uluslararası turlarda Bursa da yer alacak. Bu miras için daha önce Pamukkale’yi, Kapadokya’yı gezenler Bursa’ya da getirilecek. Bursa dünya gündemine girecek ve uluslararası fonlar daha da rahat kullanılabilecek”
Katar’dan;
Gelen bu kararla şimdi Başkan Altepe’nin eli daha da kuvvetlendi.
Çünkü;
Artık sadece Türkiye genelinde değil, uluslararası platformlarda da Bursa’dan bahsederken, UNESCO gibi bir kurumun tescilinden de bahsedecek ki, bu da büyük bir prestij sağlayacak.

 

Başkan’ın “tek üzüntüm” dediği ilçe: İznik!..

Dün;
Sohbetimiz sırasında Başkan Altepe, UNESCO’nun kararına dair bir üzüntüsünü de dile getirdi:
“Keşke” dedi;
“Hıristiyan dünyası için de çok önemli bir yer tutan İznik ilçemiz, Bursa Büyükşehir Belediyesi sınırlarına daha önce girebilseydi de, bu nadide ilçemiz de dünya mirası listesine alınabilseydi, tek üzüntüm bu”
Haksız da sayılmazdı.
Nitekim;
Milattan sonra 325 yılında İmparator Konstantin tarafından Roma İmparatorluğu’nda resmi din olacak Hıristiyanlık içinde bazı konuları netleştirmek amacıyla İznik’te yapılan ilk buluşma (1. konsil) Hıristiyan alemince kutsal bir yer olarak sayılıyor.
Keza;
İznik Konsili’nin ana konusu, Mesih İsa’nın gerçek Tanrı olup olmamasına dair ki, bu nedenle İznik, yıllar sonra olsa bile olası bir başvuruda mutlak aday görünüyor.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
Yükleniyor..

YAZARIN DİĞER YAZILARI

    En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.