560 bin çiftçi buharlaştı mı?

Uygulanan tarım ve hayvancılık politikaları artık iflas noktasına geldi. 
Çünkü tam 3 milyon ekili alan terk edildi. Bizzat bir önceki Tarım Bakanı Mehdi Eker itiraf etmişti.
Çiftçi Kayıt Sistemine (ÇKS) kayıtlı çiftçi sayısı son 14 yılda 2,8 milyondan 2,2 milyona geriledi. Kısaca 560 bin çiftçi tarımdan elini ayağını çekti. Üreticiyken tüketici oldu. Bu ülkede saman bile ithal edildi.
 Anguslar geldi. Ama hiçbiri çözüm olmadı. 
Biz hâlâ Avrupa’nın en pahalı etini tüketmeye devam ediyoruz.
Eğer meralar talan edilirse, köylü ekmekten, dikmekten soğutulursa olacağı bu. 
Şimdi hibelerle ayağa kaldırılmak isteniyor. 
 Eski bakan Eker değiştirildi ama iş işten geçtikten sonra değiştirilse ne olur değiştirilmese ne olur.
 Son iki kabinede Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı olan Faruk Çelik’in gayretleriyle düzelir mi bilemiyorum. Çünkü delik gerçekten çok büyük… 
Bu yüzden de o delikten son 10 yılda 560 bin çiftçi tabiri caizse buharlaştı!
Bu arada tarıma şu kadar destek, bu kadar hibe deniyor ama çiftçinin icra kapılarında süründüğü, borç batağına saplandığı gerçeğini ne yapacağız.
Bu yüzden yeni hükümet başkanlık ve yeni anayasa yerine, acilen ekonomi, gıda tarım ve hayvancılığa odaklanmalı.

Girişimciler hayallerine BTSO ile ulaşıyor

Bursa Ticaret ve Sanayi odası (BTSO), öncülüğünde, KOSGEB ve TOBB Bursa Genç Girişimciler Kurulu destekleriyle düzenlenen ‘Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Programı’nda 3. dönem başladı.
Demirtaş Organize Sanayi Bölgesi’ndeki (DOSAB) BUTGEM Binası’nda gerçekleştirilen 3. Dönem programına 30 girişimci adayı katılıyor.  
Yatırım Teşvik Danışmanı Türker Duran tarafından verilen eğitimler, 3 Haziran’da sona erecek. 

Uluçev’den arıtmaya destek

Uludağ Çevre Teknolojileri Ar-Ge Mühendislik Merkezi (ULUÇEV) tarafından geliştirilen Fiziksel, Kimyasal ve Biyolojik Arıtma Sistemleri ile arıtma tesislerinde en az 3 kat kimyasal madde ve enerji giderlerinden tasarruf sağlandığı söyleniyor. 
Genel Müdür Kestioğlu, tasarruf miktarının yüzde 30-40’ları bulduğunu söylüyor.
Bence sürdürülebilir çevre için önemli.

Rant ekonomisi ve Türkiye

Türkiye’de bir rant ekonomisi gerçeği var, yıllardan beri de çözüm üretilemiyor. Algısı yok vergisi yok Allah vekil gidiyor.
İdealist Yönetici Sanayici ve İşadamları Derneği (İYİSİAD) tarafından BTSO’da düzenlenen toplantıda da Devlet Planlama Teşkilatı (DPT) eski uzmanı ve MHP Samsun Milletvekili Erhan Usta da bu konuya dikkat çekerek şöyle diyor: 
“Ülkenin çıkış noktası iyi tasarlanmış bir rant vergisidir. Rant ekonomisi Türkiye’nin önünü ciddi ölçüde tıkamaktadır. Türkiye maalesef bunun çaresini bulabilmiş değil. Rantla ilgili düzenlemeler Türkiye’nin geleceği için olmazsa olmazdır.”
Usta haklı. Ancak kabul etmek gerek ki zor bir iş. Kaş yapalım derken göz çıkarılmamalı… Malum sermaye ürkektir.