‘Çifte’ soruya, Altepe'den yanıt!

Büyükşehir Belediyesi, sanayinin önde gelen kentinde, hem de otomotivin merkezinde vagon üretilebileceğini gündeme getirince… Durmazlar da, ilk yatırımıyla sonuca varınca…
Halk arasında da, merak var!
“Kent merkezine kurulacak tramvay hattının vagonları, Durmazlar'dan mı alınacak ve bu doğrultuda da, bir ön anlaşma yapıldı mı?”
Yanıtlar?
Başkan Recep Altepe'ye konuştuk.
Çifte soruya ortak bir yanıt veriyor ve “İhalesiz bir alım olmaz. Mevzuat açısından, bu böyledir. Dolayısıyla kesin karar da yok“ diyor.
Bursa'ya gösterilen hedefin son durumuna değinerek, “Durmazlar, sac kesme ve bükme alanında kendisini kanıtlamış, ileri teknoloji kullanan ve üreten firmadır. Gündeme getirmemizden 5 ay sonra, adımı atan firma oldu ve üretimi de gerçekleştirdi.” şeklinde özetliyor.
Alım ihalesinin de, uluslararası ölçekli ihale kurallarına göre olacağını belirterek, “Şartları uyanlar, ihaleye katılabilecektir. Alımlar, en uygun teklifi verenden olacaktır.” bilgisini paylaşıyor.
Ancak…
Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin, “Türkiye, artık tramvay vagonu yapıyor!” diyerek, ihalelere katılımda “%51 yerli üretim şartı” getirildiğini dile getiriyor.
Bursa üretimi vagon, ihalelere katılım için uluslararası sertifikasyonunu almayı bekliyor. Durmazlar, çeşitli yönleriyle ihalelere katılım ve işler üstlenebilmede, haliyle şanslı olacak.
Bu arada…
Bursa'daki üretime motor ve enerji panelini veren Siemens'in, vagon için “Durmazlar ile birlikte geliştirdiği” demesi, gölge düşürdü. 
Alman firmasına ait yazılı bir açıklamanın, kaynak alınması ve yayılması, Altepe'yi de rahatsız etti.
Altepe, Bursa üretimi tramvay vagonunun, dünyada artık bilinen bir gerçeğe dönüştüğünü ifade ediyor.
Tartışmalara noktayı koymak istiyordu ve “Türkiye'nin ilk yerli tramvay vagonu, Bursa'da, Durmazlar tarafından, kendi düşüncesi, tasarımı, projesi ve yazılımıyla üretildi. Firma, tekerlek sisteminde de, patentli üretimini kullanıyor.” diyordu.



Onlar, sivil toplum hareketi örneği!
Doğanbey kentsel dönüşümü, aksine tartışmaların odağından düşmüyor. Teknik ve sosyal yönleriyle eleştiriliyor.
Daha önce yazmıştık. Hak sahipleri, günümüzün tüm iletişim kanallarını çok iyi kullanıyorlar. Muhalif siyasi partilerin, belediye meclisleri dışında yapamadığını yapıyorlar.
Sivil demokrasi ve çok sesliliğin önemsendiği Türkiye'de, dikkatleri çeken bir sivil toplum hareketine dönüştüler.