Demokrasi önemli ise,“muhalefet” nerede?

Çoklu siyasi partili döneme, geçen yüzyılın ilk yarısında geçilmişti. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin müdahaleleri nedeniyle de, demokraside duraklamalar olurken, bugün 12 Eylül 1980 müdahalesinin yıldönümündeyiz.
Ve!
Artık…
Kesintisiz demokrasi var!
Demokrasi kavramının gereği, niteliği ve hedefleri de, ülke için başlıca bir gündem oluyor. Nihayetinde fiilen işleyen, daha da iyileştirilmek ve daha da geliştirilmek istenen bir demokrasi sistemi bulunuyor.
İktidarları eleştiren muhalif siyasi partilerin, nihayetinde var olan ve önemsenen bir demokrasi sistemi içerisinde, iktidar kadar, kendisinin ne yaptığını da değerlendirmeleri gerekiyor.
Malum…
Yerel seçimler, erkene alınıyor. Henüz resmen olmasa bile, fiilen böyle bir süreç başladı. Genel seçimler ve cumhurbaşkanlığı seçimleri de, arkasından geliyor.
Siyasetin gündemini, AK Parti belirliyor. İktidardaki siyasi parti kadar, muhalif siyasi partilerin de, belirleyici olmaları gerekiyor.
AK Parti’de, yerel seçim hazırlıkları çoktan başladı. Belediye başkanları ve aday adaylıkları konuşuluyor, açıklama ve yorumlar oluyor. Teşkilatlar da, çoktan hareketlendi.
Çoklu siyasi partili döneme çok uzun yıllar önce geçen ve 1980’li yıllarda yeniden kavuşan Türkiye’de, muhalif siyasi partiler, kendi konumlarını tam ortaya koyamıyorlar.
Bursa…
İktidara demokrasi dersi veren CHP ve MHP’de, yerel seçimler için nelerin yapılmaya başlandığı ve yapılacağı, ortada görülmüyor. Eylem haritası ve çalışma görülemiyor. Gazetecilere istihbarat gelişmeleri ve kulis trafiği de, yok gibi.
Sonuçta, işleyen demokrasi var, ancak genel merkez ve taşra yapılarıyla AK Parti dışında uygulayan başka siyasi parti de bulunmuyor.
Yerel seçimlerin yıldönümünde bile, kamuoyuna değerlendirmelerini yapmayan ve rekabetindeki vaatlerini hatırlatmayan, gözetmeyen ve ısrar etmeyen bir siyaset muhalefeti, demokraside sorun olarak yorumlanabilir.
Siyasi irade ve yönetilen belediyelerinin icraatı hakkında, muhalif siyasi partiler tarafından her yerel seçim döneminde açıklamalar yapılır. Yanlışlar iddia edilir, başka farklı doğrular savunulur.
Eleştirilen icraata, henüz konuşuluyor ve başlanmak üzereyken, vaktinde karşı çıkmadıktan sonra, baskı gücü oluşturmadıktan sonra, siyasetin kamusal görevi ve faydasından söz edilemez.
Bursa’nın sahalarına yansıyan, belediye meclislerinin dışında da kendisini gösteren muhalif siyasi particilik, istisnai birkaç örnek dışında yapılmıyor, yapılamıyor.
Büyükşehir Belediye Meclisi’nde ana muhalefet CHP’nin sesi var, sahada ise yoklar. Büyük orandaki oy temsiline rağmen, MHP’nin de tarihi bir zafiyeti görülüyor. Belediye meclislerinde yer alamayan HAS Parti, sahadaki has, yapıcı muhalefeti sergiliyor.
Demokratik düzeni iyileştirmek, geliştirmek ve olgunlaştırmak, iktidarı ve muhalifi tüm siyasi partilerle beraber, kamusal ortak sorumluluktur.