45 dakikalık resital

Bursaspor ilk 45 dakikada futbolun bütün doğrularını sahaya yansıttı…
Tek bir vücut gibi hücum etti, top kaybedilen alanda baskı yapıldı, kontrataktan da toplu hücumdan da seçkiler sundu, kanatları kullandı, göbekten Sivas'ı çökertti…
Ama her şeyden önce ana kurallardan birisini sahaya yansıttı: Topsuz alanda koşu…
Yeşil Beyazlı her futbolcu, pasını verdiğinde takım arkadaşına seçenek sunmak için hep boşa kaçtı…
Zaten saha içerisinde bu kadar baskı yapan bir takım, meşin yuvarlak kendisindeyken, topu koşturmak adına bu kadar koşuyorsa, fark kendiliğinden geliyor…
Ancak, belki de şampiyonluk sezonunda bile görmediğimiz mükemmel bir futbolu sahaya yansıtan Bursaspor, nasıl oldu da yine el frenini çekmeyi becerdi onu da anlamak mümkün değil…
Skor 3-0, rakibin nakavtına bir kroşe kalmış, sen yumruklarınla yüzünü kapatıp, kendini savunuyorsun…
E haliyle de rakip bir boşluk bulup, yumruğunu vuruyor…
Açık ve net söylemek gerekirse, Bursaspor ilk devredeki oyununu 60-70 dakika seviyesine çeksin, Türkiye'de ne Sivas'ın, ne Karabük'ün ne Trabzon'un, ne de Fenerbahçe'nin ismi geçer…
Bir tek Galatasaray zorlar, çünkü onlar da bu tarz futbolu Türkiye'de en iyi oynayan takım olması sebebiyle…
Ama sadece zorlar; Bkz: 23. Hafta…
45 dakikalık da olsa dün akşam mükemmel bir resital vardı Saracoğlu'nda…
Ligin en dişli takımı denilen Sivasspor'u bu hale getirmek, ne yapacağını bilmez halde bırakmak kolay değildi…
Açıkçası bu futbol gelecek yıl için heyecanı kat ve kat artırdı…
Bursaspor bu sezon geç açıldı, ama tam açıldı…