Ben olsam kendimi ibra ettirmezdim

Bursaspor’da Genel Kurul öncesi iki önemli olay var…
Biri kongrenin ilk oturumda yapılması…
Sezon başında uçaktan inenin sahaya çıktığını düşünürsek, kongre üyelerinin yeterli çoğunluğun sağlanması için çaba göstermesi gerekiyor…
Çünkü 11 Ocak’ta yeterli çoğunluğun sağlanamaması durumunda 8 günlük bir belirsizlik daha ortaya çıkacak…
Maddi anlamda gelecek adına sıkıntı yaratacak isimler, mevcut yönetim tarafından transfer edilmeyecek, bu da takıma katılacak oyuncuların adaptasyon sürecini geciktirecek…
Kulüpte profesyonel işleyen bir yapı olmadığı için ve alınacak kararlar başkanın isteğiyle gerçekleştiği için 8 günlük bekleyiş, ikinci yarının başında da sıkıntı yaşanmasına sebep olabilir…
İkinci önemli olay ise tartışmasız camianın konuştuğu ibra durumu…
Bir ibra edilme(me) hadisesi aldı gidiyor…
Niyedir bu kadar ibra edilmeme endişesi?
Resmi internet sitesinden ‘öbür dünyada’ diye başlayan cümleler yerine ben Recep Bölükbaşı’nın yerinde olsam kendimi ibra etmem…
Kendime bu kadar güveniyorsam ve hiçbir usulsüzlük yapmadığıma eminsem -ki siteden yapılan açıklama o yönde- hukuk yoluyla kendimi aklarım…
Ancak bu kendine güven sadece sözde kalıyorsa tabii ki; ibra için büyük mesai harcarım…
***
Son bir konuya değinmek gerekirse o da Hamza Hamzaoğlu’nun dün yaptığı açıklamalar…
Sayın Hamzaoğlu, Galatasaray ile ilgili sorulan sorulara Bursaspor için verdiği cevaplardan daha fazla zaman ayırdı…
Ve ‘Ben artık Bursaspor’da çalışıyorum, lütfen Galatasaray ile ilgili bir soru sormayın’ diyemedi…
Umarım Bursaspor arması göğsünüzdeyken Galatasaray üzerine yorum yaptığınız son basın toplantısı olur…
Çünkü insanlar geçmişte kaldığı sürece geleceğe pek de sağlıklı bakamazlar…