Her şey sizin olsun futbolu geri verin!

Çok ilginç bir hafta yaşandı…
Türk futbolunun nasıl güvensizlik içerisinde yönetildiğini bir kez daha görmüş olduk…
O kadar garip bir dönemdeyiz ki; sistem doğru olanı ya içine alıp pislemeye ya da dışarı atmaya uğraşıyor…
Bunu genele de yayıp yorum yapabiliriz ancak konumuz spor ve Bursaspor…
Hafta başından başladı İstanbul zihniyeti…
İlk önce Fenerbahçeli bazı taraftarlar sazı eline aldı ve ‘Bursaspor bu maçta yatar’ gibi bir söylemde bulundular…
Önceki akşam görüldüğü üzere hiç de yatmadı…
Hatta şampiyonluk yolundaki rakipleri kazanınca tepkiyi abartıp, bir Bursasporlu’dan daha fazla tepki gösterdiler…
 ‘Taraftar söyledi bütün bir camiayı bağlamaz’ deyip geçiştirelim de karşılaşma sonu konu daha vahim bir hal aldı…
Beşiktaş Başkanı Fikret Orman; “Çok asılan bir Bursaspor vardı sahada. Hamza hoca enteresan şekilde çok fazla istekliydi” dedi…
Bir taraf oynamadan asıyor, diğer taraf da oynadıktan sonra…
İki tarafın da aklında, zihninde, beyin kıvrımlarında ‘şerefli mücadele’ dolaşmıyor…
Bursaspor şerefiyle sahaya çıkıp mücadelesini verdiğinde bile istekli olmakla suçlanıyor…
Türk futbolundaki sistemin ve yapılanlara verilmeyen cezanın getirdikleridir bunlar…
Şenol Güneş kaybettiğinde hakeme yükler, kazandığında konuşmaz, hakem adil yönetim gösteremez, bir kulüp taraftarı maç oynanmadan şikeyle, bir kulüp başkanı da maç oynandıktan sonra teşvikle suçlar…
Bu sistemde şerefiyle mücadele etmenin kimse farkına varamaz…
Şerefiyle mücadele edeni de sistem dışlar…
3 İstanbul takımına da her yıl birer kupa versinler, yıldızları şimdiden beşlesinler, bütün prime-time maçları onların olsun, gelirlerden de en fazla onlar kazansın…
Doysunlar ki; biz de futbolumuzu geri alalım!