Karakterdir esas olan

Bir teknik direktörün karakteri, duruşu, konuşma tarzı ve her şeyden önce yaşamı takımın futbolunu doğrudan etki-ler…
Örnek mi?
Fatih Terim…
Hangi ligde, hangi ülkede, hangi plat-  formda olursa olsun gol atmayı düşünen ancak rakip hücuma çıkarken de baskıyla sürekli önde savunan bir futbol anlayışı var Terim’in…
Tecrübeli çalıştırıcının demeçlerine bir göz gezdirirseniz, oynattığı futbolla karakterinin örtüştüğünü görürsünüz…
Daha mı?
Bildik bir kişiden gidelim o zaman…
Ertuğrul Sağlam…
Öncelikle savunmayı düşünen, ancak savunurken de gol atmayı başaran bir teknik adam…
Sağlam’ın basın toplantılarından çok da bahsetmemize gerek yok ancak ‘Son yıllarda Bursaspor’a hayal edilemeyecek başarıları tattırdık’ demesi ve aynı zamanda ‘Yine Avrupa kupaları için oynayacağız’ söyleminde bulunması bile hem savunmayı hem de hücumu çok fazla düşündüğü anlamına geliyor…
Ferguson’un gündeme uygun görüşleri, Mesut Bakkal’ın sözlerindeki ani çıkışları, Samet Aybaba’nın agresif, bazen kendine zarar verici söylemleri…
Hepsini sahada görebiliyoruz…
Gelelim Hikmet Karaman’ın Bursaspor’da göreve başladığı günden bu yana söylediklerine…
Saha arena. İlk önce kazanacaksın: Savunma
Bize Bursaspor gibi donanımlı bir takım vermediler ki şampiyonluğa oynatalım: İddia
Motivasyon önemli. Oyuncuyla yaşadığınız birebir konuşmalar önemli: Kaygı
Taraftarın beklentisi var. Bizim bu beklentiye cevap vermemiz lazım: Farkındalık
Türkiye’de benden fazla şampiyonlar ligini seyredeni tanımıyorum: Kendini ispat etme
Ben de hatalar yapabilirim. Futbolda başarı var, şans faktörleri var: Savunma
Sonuç olarak Hikmet Karaman, nereye geldiğinin, ne yapması ve nasıl hareket etmesi gerektiğinin farkında…
Ancak açıklamaları savunma ve hücum ağırlıklı…
Yani belirli bir zemin ve felsefe üze-rine kurulu değil…
Ya Bursa şehrinin baskıyı azaltması ya da Karaman’ın baskıyı bir kenara bırakıp özüne dönmesi gerekiyor…
Karaman’ın özü duruma göre farklı reaksiyonlarsa, başarıyı ve şehirle kaynaşmasını zaman gösterecek…