Adamlar eze eze Bursaspor’u yendi…
Ama öyle futbolla filan değil…
Doğrudan psikolojileriyle turu aldılar…
Bir tarafta halen 3-1’in sarhoşluğunu üzerinden atamamış, sahada ne yaptığını bilmeyen bir ekip…
Diğer tarafta da ne istediğini bilen ve kendisini hazırlamış 11 adam vardı…
McClaren dersine çalışmış, Batalla’yı kilitlemiş, orta sahada ezeceğini kavramış vb…
Hepsini geçin…
Bu takım Atatürk Stadı’nda Twente karşısında o güzel futbolu sergileyip en az 5 farklı galibiyeti kaçırıyorsa, Hollanda’daki oyunun saha çizgileri içerisinde izahı olamaz…
Takımın en tecrübelisi topu koluyla uzaklaştırıyor, biri gidiyor gelmiyor, pas yapılmıyor, pas yapan rakip sadece izleniyor…
Hazırlanmamışlar, hazırlanamamışlar…
Gelelim kadro derin(siz)liğine…
Kulübeye bir bakın, kim var skoru değiştirecek?
Belediye maçında 45 dakika zor dayanılan Ferhat mı, alışma sürecindeki Murat mı, futbolla barışmaya çalışan Bangura mı?
Statta Bursaspor adına skoru değiştirebilecek tek bir futbolcu vardı…
O da Fernando Belluschi’ydi…
Bu da Bursaspor’un transfer politikasını gözler önüne seri-yordu…
Bu işler TV’de futbolcuyla samimi gözükmeyle, bir geliyor, bir gelmiyor demekle olmuyor…
Sorumluluk farklı bir olay…
Saha içine dönecek olursak; bütün bir şehir dün akşam kabus yaşadı…
Ve 1 hafta önce rakibini sahadan silen takım yine çimin üzerindeydi…