Sestak varsa oynamalı

Gerçekten böyle bir maçtı… Ordu öyle bir kapandı ki; Carson’ı görecek durumda değildi…
Gerçi Bursaspor bu filmi geçen sezon da görmüştü ancak Ertuğrul Sağlam tekrar izlemeyi uygun gördü…
Rakip Galatasaray, sistem 4-4-1-1…
Rakip KuPS, sistem 4-4-1-1…
Rakip Elazığ, sistem 4-4-1-1…
Rakip Fenerbahçe, sistem 4-4-1-1…
Rakip Ordu, sistem yine 4-4-1-1…
Ertuğrul Sağlam hücum oyuncusu transfer ederken bile ilk baktığı özellik savunmaya verdiği katkı iken, her maçta aynı sistemle çıkıyor…
Bu da tabii ki, hücumda çoğalmayı ve etkinliği azaltıyor…
Sadece forvet oyuncuları için değil söylediğim…
Hücumu düşünen orta saha oyuncuları bile oyunun gidişatını doğrudan etkileyebiliyor…
Evet, kaleci Fornezzi ve Ordulu savunma oyuncuları dünyaları çıkardı…
Ancak hücumda çoğalmanın sonucunda dönen topların tamamlanma yüzdesinin daha fazla olacağı da aşikar…
Bir Sestak’ın girmesi oyunun kaderini değiştirdi…
Evet savunmaya çarptı gol oldu ancak en azından kaleyi deneme sayısı arttı…
Bu sezon için söylenecek tek bir söz var: Eğer sakat değilse Sestak bu takımın vazgeçilmezidir…
Çünkü Slovak oyuncu bu sezon çok farklı. Mücadelesine bir de skorerliği ekledi…
Hele ki elinizde Basser yerine oynatabileceğiniz Ozan Tufan gibi bir değer varken…
Son olarak gelelim Pinto’ya…
5 haftanın ardından döndü, inanılmaz bir pozisyon kaçırdı, etkisizdi, maç sonundaki soru üzerine de ‘çık sen oyna’ dedi…
Pinto bu tür pozisyonları kaçırmamalı…
Ancak maçın ardından da 90 dakika koşmuş ve bir şekilde çabalamış futbolcuya bu kadar lakayt sözler söylenmemeli…
Soru demiyorum çünkü; ‘ayak içiyle atsaydın ya’ demek soru değildir…