Bursa'da 'müftü nikah'ına tepki

Bursa Tabip Odası Başkanı Dr. Güzide Elitez, müftülere resmi nikah kıyma yetkisi veren yasa tasarısına tepki göstererek, "Din hizmetlerini düzenleyen bir kuruluşa nikah yetkisi verilmesi, medeni haklarımızın dini referanslarla yok edilmeye çalışılması anlamına gelmektedir" dedi.

Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.bursahakimiyet.com.tr

Bursa Akademik Odalar Birliği (BAOB) Dönem Sözcülüğü, müftülere nikah kıyma yetkisi veren tasarıya karşı çıktıklarını belirterek, tepki için basın toplantısı düzenledi. Basın açıklamasını okuyan Bursa Tabip Odası Başkanı Elitez, yasa tasarısının, kadınların eşitlik ve özgürlük haklarına engel olacak maddeler içerdiğini söyledi. TBMM İçişleri Komisyonunda kabul edilen, 'Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın, kadınlar açısından hak kayıplarına yol açabilecek düzenlemeleri içerdiğini belirten Elitez, şöyle konuştu: "Bugün TBMM'ne sunulan 'Nüfus Hizmetleri Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı' ile il ve ilçe müftülüklerine evlendirme yetkisi verilmek istenmektedir. Bu maddenin gerekçesini oluşturan vatandaşların evlilik işlemlerini kolaylaştırma ve seri bir şekilde çözme, hukuksal olarak bir yasa için çok yetersiz temelsiz ve bir açıklamadır. Din hizmetlerinin düzenleyen bir kuruluşa nikah yetkisi verilmesi, medeni haklarımızın dini referanslarla yok edilmeye çalışılması anlamına gelmektedir. Kaldı ki belediye evlendirme memurlarına verilen nikah kıyma yetkisi, Anayasa'nın 174. Maddesi ile korunan evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair medeni nikah esasını ihlal ederek anayasal suç işlenmektedir. Türkiye uluslararası hukuk önünde 'Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi'ni imzalamış ve taraf olmuştur. Nikah yetkisinin dini bir kuruma verilmesi bir süre sonra aynı kuruma boşanma yetkisinin de verilip verilmeyeceği, aile hukukuna ait hangi yetki ve düzenlemelerin bu kuruma devredileceği sorularına yol açmaktadır." Aynı yasa tasarısında, sağlık personelinin takibi dışında doğan çocukların doğum bildirimini nüfus müdürlüklerine sözlü beyanla yapılabilmesinin önünün açıldığını da kaydeden Dr. Elitez, "Küçük yaşta zorla yapılan evliliklerin ve çocuk istismarının sonucunda oluşan gebelik ve doğumların en önemli takip noktası sağlık birimleri ve bu kuruluşların yaptığı bildirimler üzerinden olmaktadır. Sağlık kuruluşu dışında doğum bildirimini yapmayanların cezai bir yaptırımı yasa tasarısında bulunmamaktadır. Bu düzenleme, küçük yaştaki evliliklerin ve çocuk istismarlarının üzerini örtmeye yarayacak bir düzenlemedir. Çocuk evliliklerinin yasalarla yasaklanması gerekmektedir" diye konuştu.