İMO Bursa Şubesi’nden Çınarcık Barajı çağrısı

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi, "Çınarcık Barajı Buramızın Can Suyudur Dokunma" başlıklı basın açıklaması gerçekleştirdi. 

Haber Giriş Tarihi: 03.07.2025 11:09
Haber Güncellenme Tarihi: 03.07.2025 11:09

İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şubesi, “Çınarcık Barajı ve Bursa'nın Su Kaynaklarının Yönetimi” hakkında "Çınarcık Barajı Buramızın Can Suyudur Dokunma" başlıklı değerlendirmelerini ve önerilerini aktardı.

Bursa’nın kaderini tehlikeye atacak bir tehlikeyle karşı karşıya olunduğunu açıklayan İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Bursa Şube Başkanı Serdar Atilla Erdem, “Göreve geldiğimiz günden beri her platformda ve her fırsatta dile getirdiğimiz 1/100 binlik çevre düzeni planı yani Kent Anayasasının neden önemli olduğunu bir kez daha anlatmak için Bursa’nın kaderini etkileyecek olan bu önemli meseleyi kamuoyuna aktararak konunun vahametinin bir kez daha altını çizmek istiyoruz. Sürekli kent anayasası diyerek, ivedilikle hazırlanması ve korunması gerekliliği konusundaki ısrarımız havada kalıyor olabilir, işte bugün gerçekleştirdiğimiz bu toplantı tam olarak bunu tarif edecek çarpıcı bir örnek olacaktır. 98 yılında yapılmış kent anayasamızın korunamamış, geliştirilememiş ve tüm kırmızı çizgilerinin delik deşik edilmiş olması önümüzde duran en önemli problemdir. Çınarcık barajı 1987 yılında DSİ tarafından Bursa’nın gelecek projeksiyonu nüfus ve büyüme açısından planlanırken içme/kullanma suyu, tarımsal sulama ve Uluabat gölünün ekolojik yaşamının sürdürülebilirliği amacıyla projelendirilerek gündeme alınmıştır. Bu aşamada Bursa çevresindeki yakın ve potansiyeli küçük olan su kaynaklarından Bursa'nın uzun vadeli su ihtiyaçlarını karşılamak mümkün olamadığından Çınarcık barajına uzun vadede başvurulmak zorunluluğu çıkmıştır” dedi.

“KABUL EDİLEBİLİR BİR DURUM DEĞİL”

Çınarcık barajındaki 70 milyon metreküp suyumuzun sanayiye aktarılacağı yönündeki açıklamasını aceleci ve kent anayasası çalışmalarının ruhuna aykırı olduğunu belirten Erdem, “Sanayicilerimizin, gerçekliğini yitiren bu DSİ planlamalarına dayanarak Bursa’nın can suyu olan Çınarcık barajının içme suyunun Bursa’ya yetmeyeceğini hesaba katmadan büyükşehir belediyemize 70 milyon metreküpün kendilerine tahsisi için baskı kuruyor olması kabul edilebilir bir durum değildir. Geçtiğimiz günlerde Büyükşehir Belediye Başkanımızın Çınarcık barajındaki 70 milyon metreküp suyumuzun sanayiye aktarılacağı yönündeki açıklamasını aceleci ve kent anayasası çalışmalarının ruhuna aykırı düştüğünün altını çizmek isterim. Ayrıca Uluabat gölümüzün yaşamı için kıymetli olan kuyruk suyundan, batıdaki sanayi bölgelerimizin DSİ ile yapmış olduğu protokollerle 34 milyon metreküp civarında suyun TEKNOSAB ve TOSAB’a tahsis edildiği bilinmektedir. Bu sebeple bugünlerde yazmakta olduğumuz 2050 kent anayasamızın fizibiliteleri henüz tamamlanmamış, hedef nüfus ve analizler belirlenmemişken, geçerliliğini yitirmiş bu planlamalar üzerinden Çınarcık barajının suları için hiçbir vaatte bulunmamak en doğru yaklaşım olacaktır” diye konuştu.

“ÖNCE BURSA”

Elbette sanayicimiz de su ihtiyacını karşılamalıdır ancak bunun yolları sadece yeraltı suları ve düşük maliyetlerle su elde etmek adına barajlarımız olmamalıdır. Artık Bursa’ya vermenin zamanı geldi dedik, bu sebeple yüksek maliyetlerle kurulan sanayi alanları ‘önce Bursa’ hedefiyle, gerekli maliyetlere katlanarak alternatif su üretme sistemlerine dönmelidir. Bu sebeple sanayicilerimizin planlamalarını Çınarcık barajı üzerinden değil, alternatif su temini teknolojileri ile planlaması onlar adına da gelecek için verebileceğimiz en güzel tavsiyedir ve tekrar belirtmek isteriz ki sanayi yönetim vizyonunda acilen bir değişikliğe ihtiyaç vardır. Bu vizyon nicelik olarak genişlemek yerine gerçek manada ileri teknolojiyi hedefleyen nitelikli derinleşme olmalıdır” dedi.