DOĞADER Başkanı Demir’den Bursa İl Tarım Müdürlüğü’ne tepki: Yapamıyorlarsa kapatsınlar kendilerini!

Bursa’da zirai don nedeniyle zarar gören çiftçiler, zararlarını nasıl telafi edecekleri ve üretimde bundan sonra ne yapacakları konusunda endişe duyuyor. Çiftçiler ve doğaseverler Bursa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü’nün altığı tutumu yetersiz buldukları için tepkili DOĞADER Başkanı Murat Demir, iklim krizinin sonuçlarını yaşadığımızı söyledi.  Demir, zor bir dönemden geçen çiftçilere bakanlığın ve il müdürlüklerinin destek vermesi gerektiğinin altını çizdi.

“40’A YAKIN ÜRÜNDE SORUN YAŞAYACAĞIZ”

Demir, çok büyük bir felaketin içinde olduklarını söyledi. Demir, “Bu olay bir iklim krizi, basit bir hava olayı değil. İklim krizinin sonuçlarını yaşıyoruz. Son 50 yılın en sıcak mevsimini yaşadık. Geçtiğimiz aylarda en az alan yağış alan kış mevsimini yaşadık. İklim krizi artık kapıda değil, artık tarlamızda, bahçemizde. İklim krizini hep beraber yaşıyoruz. Burada tabii mağdur olan sadece çiftçiler değil, tüketiciler de mağdur. Çünkü biz bu yıl yaklaşık 40’a yakın üründe sorun yaşayacağız. Elmada, erikte, armutta, şeftalide, kayısıda, portakalda, limonda, mandalinada ve benzeri birçok üründe bir sorun yaşayacağız” dedi.

“BİR SON DEĞİL BİR BAŞLANGIÇ”

Türkiye’de 36 şehir don etkisiyle birlikte ciddi bir sıkıntı yaşayacağını açıklayan Demir, tarımda devamlılığı vurguladı. Demir, “Başta Tarım Bakanlığı olmak üzere çiftçilerin mağduriyetini karşılamak zorundalar. Çiftçiler zaten girdi maliyetlerin yüksek nedeniyle zaten ciddi paralar kazanamıyor. Artık bunu çiftçilik yapamaz hale geldi. Sürdürülebilir bir tarım, tarımda devamlılık için Tarım Bakanlığı'nın bu işi çözmesi lazım. Son 4 yılın en büyük don felaketi aslında bir son değil bir başlangıç. Biz bu daha sık yaşayacağız, daha sık yaşamamak için uzun süreli, iklim değişikliğini çözebilecek, bu konudaki politikalarımızı acil eylem planlarımızı hayata geçirip başta vahşi madenciliği ülkemizde durdurup var olan sanayiyi rehabilite ederek daha az fosil yakıt yakarak hatta hiç yakmayarak, karbon ayak izimizi küçülterek bu süreci bertaraf etmeliyiz” şeklinde konuştu.

“NİYE BAKANLIK, İL MÜDÜRLÜKLERİ VAR?”

Demir bakanlığın genel bir politikası olması gerektiğini belirterek, “İl Tarım Müdürlüğümüz de buna riayet etmeli ve hatta İl Tarım Müdürlüğümüz, Tarım Bakanlığımızı bu konuda zorlamalı. Tarım ve çiftçilik sürdürülebilir ve devamlılığı olan bir şey. Biz bunu her yıl tüketmek istiyorsak bunun korunması gerekiyor. Bu yıl zarar etmişse zirai dondan dolayı burada Tarım Bakanlığımız çiftçinin yanında olmalı. Çünkü biliyorsunuz ki artık ülkemizde çiftçilik yapmak çok pahalı bir hal aldı. Gübre, mazot, işçilik maliyetleri çok yüksek. Bu yüzden de çiftçiler artık üretemez ve üretmek istemez hale geldiler. Üstüne bir de iklim kriz nedeniyle zirai donun olması artık çiftçilere vurulan son bir darbe gibi oldu. O yüzden Tarım Bakanlığımızın görevi tarım yapan çiftçimizin yanında olmak, onun sorunlarını gidermek, ona destek olmaktır. Bakanlığın amacı da budur zaten. Bunu yapmıyorlarsa da kapatsınlar kendilerini. Çiftçinin, tarımın yanında olmayacaklarsa niye bakanlık, il müdürlükleri, bu konuda bizim bir teşkilatımız var? Bence olmayıversin” dedi.