Hava Durumu

Prof. Dr. Mustafa Sarı'dan "Marmara" çağrısı! "Son balığı da avlamak için çaba içindeler"

Müsilaj zamanı Marmara Denizini bırakıp kaçan balıkçı görünümlü iş insanlarının kalan son balıkları da avlamak için çaba içinde olduğunu ifade eden Prof. Dr. Mustafa Sarı, "Balıkçılığı yönetmekle sorumlu tüm yetkilileri çok iyi bildikleri bu oyunu bozmak için göreve davet ediyorum" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 29.07.2025 14:36
Haber Güncellenme Tarihi: 29.07.2025 14:48
Kaynak: Sosyal Medya
Prof. Dr. Mustafa Sarı'dan "Marmara" çağrısı! "Son balığı da avlamak için çaba içindeler"

Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi Denizcilik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Sarı, sosyal medyadan dikkat çeken bir paylaşım yaptı.

Sarı'nın paylaşımı şu şekilde:

Bütün plan şu minicik balığı avlamak!

İki tip balıkçı var: Biri ekmeğini denizden çıkaran, çileli, balıkçılığı kendi kültürü gören, sadece cebini değil, denizi de düşünen. Bu grup, balıkçılığın sürdürülebilirliğinden yana. Sayıları çok yüksek hemen hemen toplam balıkçının yüzde 90'ınını oluşturuyorlar. Ama sesleri çıkamaz, çünkü balıkçı görünümlü "işinsanlarının" baskısı altındalar.

Diğeri balıkçı görünümlü "işinsanı" . Balıkçılığı kârlı bir yatırım olarak gördüğü için yapıyor. Kâr maksimizasyonu esas hedef. Hem balıkçı, hem inşaatçı, hem kabzımal, hem soğukhava depocusu, hem işleme tesisi sahibi. Küçük büyük farketmez, denizde ne bulursa avlayıp paraya çevirme derdinde. Balık biterse hemen tekneyi satar daha kârlı bir sektöre yatırım yapar. Sayıları az, toplam balıkçı içinde en fazla sayıca yüzde 10 civarındalar. Ama her yerde bunların sözü geçer. Örgütlerde sesini yükselten birinci grup balıkçının balığını alıp-satmazlar, tehdit ederler. Parti fark etmeksizin politikacılarla yakın dostlukları vardır. Kimin borusu öterse ondan yanadırlar.

Av sezonu eylülde açılmadan önce istedikleri değişiklikleri yaptırmak için temmuz ayından itibaren Ankara'ya kamp kurar bu ikinci grup. Gazetelerde "benim teknem aslında fabrika, ben fabrikamı 4 ay kapattım, mağduruz, sorunlarımız çözülmezse halk balık yiyemez" lafını bin farklı versiyonda söylerler. Asla esas hedeflerini söylemez, hep en yüksek talebi dile getirirler. En yüksek talebin karşılanmayacağını bilirler ama böylece esas isteklerinin yerine gelmesi için lobi yaparlar. Ve sonunda istediklerini alarak sezona girerler. Davulla zurnayla dualarla açılır sezon. Ama hiç bir sezon tam istedikleri gibi gitmez. Hep zarar eder onlar. Memnun olmazlar. Hep şikayetçidirler.

Deniz onlara borçludur. Halk onlara borçludur. Devlet onlara borçludur. Bilim insanları onlara borçludur. İnanmazsanız tarayın uzun yıllar yaz aylarındaki gazeteleri.

Bu günlerde bu balıkçı görünümlü "işinsanları" Marmara Denizi'ne yoğunlaştılar. Adalar bölgesi ava açılsın, 24 m av yasağı değişsin, boğazlardaki tahditler kaldırılsın, vb. istekleri için Ankara'da birlikte fotoğraf çektirmedikleri kimse kalmadı. Şimdi bir adım daha atıp taleplerini üst perdeden gazetelere taşıdılar.

Müsilaj zamanı Marmara'yı bırakıp kaçanlar, şimdi Marmara'da kalan son balığı da avlamak için çaba içindeler. Balıkçılığı yönetmekle sorumlu tüm yetkilileri çok iyi bildikleri bu oyunu bozmak için göreve davet ediyorum!

Kaynak: Sosyal Medya

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar (0)
logo
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.