Türkiye Yüzyılı’na sivil anayasa vurgusu: Hakan Çavuşoğlu Bursa’da konuştu

TR Düşünce Kulübü’nün 52. Çay&Simit etkinliği kapsamında konuşmacı olarak katılan 65. Hükümet Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, 15 Temmuz 2016 darbe girişimi döneminin öncesi ve sonrasında yaşanlar hakkında konuştu.

65. Hükümet Başbakan Yardımcısı Hakan Çavuşoğlu, Türkiye’de yapılan ve yapılmaya çalışılan darbe süreçleri hakkında konuşarak 1982 Anayasası’nın değiştirilmesi gerektiğinden bahsetti. Çavuşoğlu, “Önümüzdeki süreç ardından yeni bir anayasanın ortaya çıkacağı bir süreç olur diye düşünüyorum. Ortada bir gayret var ve gerçekleştirilmesi yüksek bir muhtemel. 1982 Anayasası tarihe karışmalı, Türkiye Yüzyılı sivil bir anayasayla taçlanmalı.” şeklinde konuşarak değişimi öngördüğünü dile getirdi.

“BÜYÜK BİR MİTİNG DÜZENLEMİŞTİK”

Çavuşoğlu, 2009 sonbaharından itibaren FETÖ tarafından iktidar mensuplarının dinlenmeye başlandığını belirterek darbe mekaniğinin o tarihten itibaren FETÖ tarafından işletilmeye başlanmış olduğunun gözüktüğünü söyledi. Çavuşoğlu, “Hatırlarsınız, 2014 yerel seçimlerini. Sanırım Van’daki mitingde Sayın Cumhurbaşkanımızın sesinin tamamen gittiği bir süreç yaşanmıştı. Biz de Bursa’da o dönemde, belki de bir daha hiç tekrarı mümkün olmayacak bir kalabalığa miting düzenlemiştik. Cumhurbaşkanımızın geldiği her yerde bu böyle oldu. Milletimiz, perde arkasında yapılmak istenen planların farkına o dönemde de varmıştı. Yerel seçimlerin ardından bu defa, o zamanlar ‘beş benzemez’ olarak anılan partiler, ilk kez ortak bir cumhurbaşkanı adayı çıkararak 10 Ağustos seçimlerinde yeni bir yönetim değişikliği hedeflediler. Ancak bu girişim de başarısız oldu.” dedi.

2015’te çözüm sürecinin gündeme geldiğini belirten Çavuşoğlu, çözüm süreci içerisinde güvenlik güçleri içindeki FETÖ’cü unsurların sürekli provokasyon yaparak sürecin akamete uğraması için çeşitli hamlelerde bulunduğunu ifade etti.

Özellikle 2014 yerel seçimlerinde Diyarbakır’da, bir tür arka kapı diplomasisi gerçekleştiğini hatırlatan Çavuşoğlu, “Diyarbakır Belediyesi’ne bir FETÖ’cü yazar ve gazeteci arka kapıdan girerek, PKK’nın içindeki muhabir kimliğiyle devletimize yüzlerce ismi bilgi olarak aktardı. Ne yazık ki bu vatansever insanların daha sonra şehit edilmesine de sebep oldular. Çözüm sürecinin akamete uğraması ise Urfa’da, Ağrı’da yaşanan olaylarla birlikte daha da belirginleşti. 2015 Haziran seçimlerinde AK Parti tek başına iktidar olamadı. Sayın Bahçeli’nin o süreçteki tavrı ve ortaya koyduğu siyaset anlayışı, ülkemiz açısından hayati derecede önemli bir rol oynadı ve bu rol bugün de devam ediyor. Ardından, 2015 Kasım seçimleri öncesinde Güneydoğu’da bir kalkışma başladı. Bu kalkışmayla birlikte özellik talebi gündeme getirildi. Burada da yine FETÖ’cü unsurlar süreci Türkiye’nin aleyhine olacak şekilde yönlendirmeye çalıştı. Hatırlarsınız, bir görüntü vardı; zırhlı aracın bir aracı ezmesiyle ilgili. İşte bu ve benzeri olaylar üzerinden Türkiye’yi uluslararası alanda zor durumda bırakma çabası vardı.” şeklinde konuştu.

“AMAÇ AÇIKTI”

O dönemde insan haklarına, uluslararası hukuka en küçük zarar vermeden büyük bir mücadele örneği sergilediklerini söyleyen Çavuşoğlu, “Ancak ne yazık ki 9 güvenlik görevlimiz şehit oldu. Amaç aslında açıktı: Bölgede bir iç savaş var algısı oluşturmak ya da AK Parti iktidarının hukuksuz biçimde insanları katlettiği algısını yaymak. Bu süreçte Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Türkiye’ye müdahalesi için çabalar vardı. Tüm bunlar, 15 Temmuz’a giden yolda daha önce denenmiş yöntemlerdi. Aynı zamanda o dönemde CHP dahi bölgeye milletvekilleri göndererek bir rapor hazırlattı. O raporda ne yazık ki devletimiz ‘katil’ olarak suçlanıyordu. Bu da uluslararası toplumu Türkiye’ye müdahale etmeye davet etmek ve bir iktidar değişikliğini ya da Türkiye’nin bölünmesini gündeme getirmek için yapılan girişimlerden biriydi.” dedi.

Programın sonunda üyelerin ve basın mensuplarının sorularını cevaplayan Çavuşoğlu, yeni bir anayasanın şart olduğunu yineledi.