Vatandaştan kesilen paranın hesabı yok: Milyonlarca lirayı aşıyor!

Taksilerde kredi kartıyla ödeme yapan vatandaşlar, yüzde 10'u aşan komisyonlardan şikayetçi. POS cihazları üzerinden alınan bu ek ücretler, günlük milyonlarca liralık kayba yol açıyor. Vergi kaybı ve denetimsizlik ise sistemin en büyük sorunu.

POS KOMİSYONU YÜZDE 10’U AŞTI

Perakende sektöründe POS komisyon oranları genellikle %4–5 seviyelerinde kalırken, taksilerde kullanılan özel POS cihazlarında bu oran yüzde 10’un üzerine çıktı.

Özel sistemlerle çalışan cihazlar, komisyonu otomatik olarak hesaplayıp vatandaşın ödeme tutarına ekliyor.

KESİNTİLERİN NEDENİ: FİNTECH VE VERGİ YÜKÜMLÜLÜĞÜ

Bu yüksek komisyonun altında, POS sistemlerini sağlayan fintech şirketleri, yazılım altyapı sağlayıcıları ve ödeme aracılarının aldığı kesintiler yatıyor.

Bu kesintilere ayrıca KDV ve BSMV gibi vergiler de ekleniyor. Sonuç olarak, oluşan toplam maliyet doğrudan vatandaşa yansıtılıyor.

ÖDEMELER ARACI FİRMAYA GİDİYOR

Taksilerde kullanılan bu sistemlerde, ödeme doğrudan taksi şoförüne gitmiyor.

Karttan çekilen para önce aracı firmanın hesabına geçiyor, ardından komisyon ve vergi kesintileri sonrası bakiye şoföre aktarılıyor.

Bu sistem kayıt dışılığı artırırken, hizmeti alan vatandaş vergi yükünün bir kısmını üstlenmek zorunda kalıyor.

HER GÜN MİLYONLARCA LİRA KESİNTİ

Türkiye genelinde günlük ortalama 3 milyon taksi yolculuğu gerçekleşiyor. Bunların yaklaşık %30’u kartla ödeniyor.

Bu da 900 bin kartlı işlem anlamına geliyor. Her işlemden ortalama yüzde 10 komisyon kesildiğinde, günlük 2,5–3 milyon TL, yıllık ise 1 milyar TL’den fazla vatandaşın cebinden çıkıyor.

VATANDAŞ: 800 TL YERİNE 890 TL ÖDEDİM

Bir vatandaşın yaşadığı örnek, sistemin ne kadar can yakıcı olduğunu gözler önüne seriyor:

“Geçen hafta taksiye 800 TL ödedim. POS cihazı 890 TL çekti. Şoför ‘komisyon farkı’ dedi. Böyle bir şey olabilir mi?”

Bu tür örnekler giderek artarken, şikayetlerin sayısı da çoğalıyor.

FİŞ YOK, ŞEFFAFLIK YOK

Vatandaşlardan alınan bu ücretler çoğu zaman belgesiz tahsil ediliyor.

Fiş verilmemesi, ücretin nerelere gittiğinin açık olmaması ve hizmet bedelinin şeffaf biçimde gösterilmemesi, tüketici haklarının ihlaline yol açıyor.

TAKSİCİLER DE MEMNUN DEĞİL

Sistemin mağdurları arasında yalnızca vatandaşlar yok. Taksi şoförleri de yüksek komisyon oranlarından şikayetçi.

Bir taksici durumu şöyle özetliyor:

“Müşteri tepki gösteriyor ama biz de aracı firmaya bağlıyız. Komisyon çok yüksek. Nakit almak daha iyi ama herkesin yanında para olmuyor.”

UZMANLARDAN UYARI: DENETİM ŞART

Uzmanlara göre sistem hem tüketici hem devlet için büyük riskler barındırıyor.

“Burada hem vergi kaybı hem de tüketici mağduriyeti var. Bu sistemin şeffaf hale getirilmesi ve denetlenmesi şart.”