Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar, kanserden bağımsız bir çalışma yürütürken bir molekülün, beyin kanseri tedavisinde kullanılabileceğini keşfetti.
Haber Giriş Tarihi: 21.08.2022 11:30
Haber Güncellenme Tarihi: 21.08.2022 11:30
Kaynak:
Haber Merkezi
https://www.bursahakimiyet.com.tr
Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar'ın kanserden bağımsız bir çalışma yürütürken beyin kanserinin tedavisini bulduğunu ifade etti.
Bursalı yazısında, "Sancar ve ekibi, laboratuvarlarda deneylerde çok kullanılan EdU olarak bilinen molekülün, özellikle beyin kanserlerinin tedavisinde kullanılabileceğini keşfettiler" diye aktardı.
Sancar'ın kendisine keşfini anlattığını söyleyen Bursalı, yazısını şöyle sürdürdü:
Özetle anlatayım: Kendisine Nobel kazandıran DNA Onarım Sistemi konusunda “merak ettiği” bir soruya yanıt arıyordu.
DNA’mız biliyorsunuz, dış ve iç etkenler nedeniyle, kemoterapi, ultraviyole, sigara, kötü çevre ve beslenme vb. çok sık hasara uğruyor. Fakat DNA Onarım Sistemi bu hasarı onarıyor. Sancar, İnsan Nukleotid Eksizyon Onarım Sistemi’ni (İkili Kesim) keşfetmiş ve Nobel kazanmıştı.
İkili Kesim-Onarım mekanizması DNA sarmalında hasar gören bölümü (26 Nükleotidlik) kesip çıkarıyor ve yerine doğrusunu koyuyor. Böylece DNA’mız hasarsız çalışıyor. (Aziz Sancar ve Nobel’in Öyküsü kitabımda öyküsü var!)
Aziz Hoca diyor ki “Bunu test tüpünde kanıtlamıştık ama insan hücresi içinde de tam böyle mi oluyordu, yoksa 26 nükleotitten daha fazlası mı çıkarılıyor ve yerine daha çok nükleotid mi konuyordu, merak ettik. Bunu anlamak için de laboratuvar deneylerinde bildik EdU isimli molekülü kullandık. Deneylerimiz beklenmedik sonuçlar verdi adeta bir şok yaşadık, EdU molekülü, sağlam DNA’da, sanki DNA hasara uğramış gibi etki yapıyor ve onarım mekanizmasını harekete geçiriyordu! Böyle bir etki beklemiyorduk! Sebebini araştırdık.
Bozulmamış sağlam hücrelerin bulunduğu besi ortamına EdU molekülü koyduk ve baktık ki hücre onarım mekanizmasını çalıştırarak bu molekülü durmadan kesip çıkartıyor. Çıkarılan molekül serbest kalınca tekrar genoma giriyor, hücre onu tekrar kesip dışarı atıyor ve kör döngü böyle devam ediyor. Sonunda EdU ile başa çıkamayan hücre ölüyor (apoptoz).
Bursalı, keşfin beyin kanseriyle ilişkisini ise şu sözlerle anlattı:
Şimdi gelelim keşfin beyin kanseriyle ilişkisine: EdU molekülünün bariyerleri aşarak beyine rahat geçtiği biliniyor. Ama kemoterapi ilaçları, mesela en çok kullanılan Cisplatin ise beyine giremiyor.
Sancar’ın ağzından: “Biz de madem EdU hücreleri bu şekilde hücreyi öldürüyor, eğer beyin kanseri olan bir hastaya verilirse beyine gider, bu kanserli hücrelerin DNA’sına girer ve nöronlara zarar vermeden tümörü öldürür, sonucuna vardık.”
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Aziz Sancar'dan sürpriz beyin kanseri keşfi
Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar, kanserden bağımsız bir çalışma yürütürken bir molekülün, beyin kanseri tedavisinde kullanılabileceğini keşfetti.
Cumhuriyet yazarı Orhan Bursalı, Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar'ın kanserden bağımsız bir çalışma yürütürken beyin kanserinin tedavisini bulduğunu ifade etti.
Bursalı yazısında, "Sancar ve ekibi, laboratuvarlarda deneylerde çok kullanılan EdU olarak bilinen molekülün, özellikle beyin kanserlerinin tedavisinde kullanılabileceğini keşfettiler" diye aktardı.
Sancar'ın kendisine keşfini anlattığını söyleyen Bursalı, yazısını şöyle sürdürdü:
Özetle anlatayım: Kendisine Nobel kazandıran DNA Onarım Sistemi konusunda “merak ettiği” bir soruya yanıt arıyordu.
DNA’mız biliyorsunuz, dış ve iç etkenler nedeniyle, kemoterapi, ultraviyole, sigara, kötü çevre ve beslenme vb. çok sık hasara uğruyor. Fakat DNA Onarım Sistemi bu hasarı onarıyor. Sancar, İnsan Nukleotid Eksizyon Onarım Sistemi’ni (İkili Kesim) keşfetmiş ve Nobel kazanmıştı.
İkili Kesim-Onarım mekanizması DNA sarmalında hasar gören bölümü (26 Nükleotidlik) kesip çıkarıyor ve yerine doğrusunu koyuyor. Böylece DNA’mız hasarsız çalışıyor. (Aziz Sancar ve Nobel’in Öyküsü kitabımda öyküsü var!)
Aziz Hoca diyor ki “Bunu test tüpünde kanıtlamıştık ama insan hücresi içinde de tam böyle mi oluyordu, yoksa 26 nükleotitten daha fazlası mı çıkarılıyor ve yerine daha çok nükleotid mi konuyordu, merak ettik. Bunu anlamak için de laboratuvar deneylerinde bildik EdU isimli molekülü kullandık. Deneylerimiz beklenmedik sonuçlar verdi adeta bir şok yaşadık, EdU molekülü, sağlam DNA’da, sanki DNA hasara uğramış gibi etki yapıyor ve onarım mekanizmasını harekete geçiriyordu! Böyle bir etki beklemiyorduk! Sebebini araştırdık.
Bozulmamış sağlam hücrelerin bulunduğu besi ortamına EdU molekülü koyduk ve baktık ki hücre onarım mekanizmasını çalıştırarak bu molekülü durmadan kesip çıkartıyor. Çıkarılan molekül serbest kalınca tekrar genoma giriyor, hücre onu tekrar kesip dışarı atıyor ve kör döngü böyle devam ediyor. Sonunda EdU ile başa çıkamayan hücre ölüyor (apoptoz).
Bursalı, keşfin beyin kanseriyle ilişkisini ise şu sözlerle anlattı:
Şimdi gelelim keşfin beyin kanseriyle ilişkisine: EdU molekülünün bariyerleri aşarak beyine rahat geçtiği biliniyor. Ama kemoterapi ilaçları, mesela en çok kullanılan Cisplatin ise beyine giremiyor.
Sancar’ın ağzından: “Biz de madem EdU hücreleri bu şekilde hücreyi öldürüyor, eğer beyin kanseri olan bir hastaya verilirse beyine gider, bu kanserli hücrelerin DNA’sına girer ve nöronlara zarar vermeden tümörü öldürür, sonucuna vardık.”
GÜNÜN EN ÇOK OKUNAN HABERLERİ
BAKMADAN GEÇME...
POPÜLER VİDEOLAR