Büyük İstanbul depremi için tüyler ürperten uyarı! 300 bin bina kara listede
Büyük İstanbul depremi için tüyler ürperten uyarı! 300 bin bina kara listede
Yıllardır beklenen büyük İstanbul depremi için korkutan bir uyarı daha geldi. Depreme karşı hazırlıklar son yıllarda kentsel dönüşüm projeleriyle hız kazanırken, özellikle 2000 yılı öncesi inşa edilen binaların yapı kalitesi güvenlik açısından ciddi endişelere yol açıyor. Prof. Dr. Ali Koçak, "İstanbul'da çok riskli olduğunu söylediğimiz, depremde ciddi sorun yaşayacağını düşündüğümüz 300 bin bina var" dedi.
Haber Giriş Tarihi: 07.03.2025 19:25
Haber Güncellenme Tarihi: 07.03.2025 20:57
Kaynak:
İHA
Türkiye'de son yıllarda yaşanan şiddetli depremler on binlerce kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı. Son olarak asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremleri Türkiye'nin belleğinde derin izler bıraktı. Bu da akıllarda yıllardır cevabı verilemeyen bir soruyu yeniden gündeme getirdi: Büyük İstanbul depremi...
ıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Koçak, 1-7 Mart Deprem Haftası dolayısıyla İstanbul ve Türkiye'deki yapı kalitesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Türkiye'nin yoğun deprem riski altında olmasına rağmen yapı kalitesinin son derece kötü olduğuna dikkati çeken Koçak, bunun da bir tezat oluşturduğunu söyledi.
Yoğun deprem riski taşıyan bir bölgede üretilen her şeyin deprem gerçeğine uygun olması gerektiğinin altını çizen Koçak, üretilen bir binanın, tünelin veya yolun tamamının depreme dayanıklı olmasının önemli olduğunu belirtti.
Koçak, özellikle kamu binalarının deprem sonrası halihazırda kullanılabilecek durumda olmasının önemine değinerek "İnsanların zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabileceği fırınların ve marketlerin sürekli açık olması gerekiyor. Yani halkın ihtiyaçlarını görebileceği noktada su ihtiyacı, pis suyu giderlerinin kaybolmaması, kırılmaması gerekiyor. " dedi.
Koçak, Kahramanmaraş, Kocaeli, Erzincan ve Bingöl depremlerine bakıldığında yapıların kalitesiz olduğunu ayrıca yeraltı tesislerinin uygun olmadığını anlattı.
"2000 YILI ÖNCESİ YAPILMIŞ BİNALARIMIZ SON DERECE KALİTESİZ"
Koçak, İstanbul'un nüfusunun kalabalık olduğunu ifade ederek, "Bugün belki de İstanbul'un nüfusu 25 milyona dayandı. Biz İstanbul'daki yapıların riskini biliyoruz. Özellikle 2000 yılı öncesi yapılmış binalarımız son derece kalitesiz." diye konuştu.
NÜFUSUN YARISI ETKİLENECEK
Kontrol mekanizmasının 2000 yılından önce çok iyi olmadığını kaydeden Koçak, şunları söyledi:
"İstanbul'da çok riskli olduğunu söylediğimiz, depremde ciddi sorun yaşayacağını düşündüğümüz 300 bin bina var. Burada 1 milyon 200 bin, 1 milyon 300 bin konutumuz (bağımsız bölüm) var. 1999 öncesinin tamamını dikkate alırsanız nüfusun yarısı o binalarda yaşıyor. Bu çok ağır bir durum. Düşünebiliyor muyuz İstanbul'da bir deprem olduğu zaman nüfusun yarısı bundan etkilenecek."
BİNALARI YENİLEME VAKTİ
Prof. Dr. Koçak, "nüfusun yarısının depremden etkilenmesi" demenin, can kaybının ve yaralanmaların çok fazla olacağı anlamına geldiğini vurgulayarak, "Biz artık yerel yönetimlere ve bakanlıklara ne kadar insanı kurtarabilirsek o kadar iyi diyoruz. Biz artık çevrecilikten, şehircilikten işte yeşil alanlar çoğalsından bir nebze vazgeçtik. Binalarımızı yenileyelim en azından bu can kayıplarını önleyelim, ne kadar insanı az etkilenirse o kadar iyi diye düşünmeye başladık." diye konuştu.
Olaya sadece İstanbul açısından bakmadıklarını dile getiren Koçak, "Yer bilimci arkadaşlarımız açıklamalarda bulunuyor. Diyorlar ki, 'Adana'da yine bir deprem beklentimiz var. Hatta Kıbrıs'ta bile bir deprem beklentimiz var.' Şimdi bu bölgelere bakınca o bölgelerdeki yapı kalitelerimiz de maalesef aynı. Dolayısıyla Türkiye olarak topyekun böyle bir deprem riski altında yaşayan ve eski binalar içerisinde oturan insanlar topluluğuyuz maalesef." ifadelerini kullandı.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Büyük İstanbul depremi için tüyler ürperten uyarı! 300 bin bina kara listede
Yıllardır beklenen büyük İstanbul depremi için korkutan bir uyarı daha geldi. Depreme karşı hazırlıklar son yıllarda kentsel dönüşüm projeleriyle hız kazanırken, özellikle 2000 yılı öncesi inşa edilen binaların yapı kalitesi güvenlik açısından ciddi endişelere yol açıyor. Prof. Dr. Ali Koçak, "İstanbul'da çok riskli olduğunu söylediğimiz, depremde ciddi sorun yaşayacağını düşündüğümüz 300 bin bina var" dedi.
Türkiye'de son yıllarda yaşanan şiddetli depremler on binlerce kişinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlandı. Son olarak asrın felaketi olarak nitelendirilen Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremleri Türkiye'nin belleğinde derin izler bıraktı. Bu da akıllarda yıllardır cevabı verilemeyen bir soruyu yeniden gündeme getirdi: Büyük İstanbul depremi...
ıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali Koçak, 1-7 Mart Deprem Haftası dolayısıyla İstanbul ve Türkiye'deki yapı kalitesine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.Türkiye'nin yoğun deprem riski altında olmasına rağmen yapı kalitesinin son derece kötü olduğuna dikkati çeken Koçak, bunun da bir tezat oluşturduğunu söyledi.
Yoğun deprem riski taşıyan bir bölgede üretilen her şeyin deprem gerçeğine uygun olması gerektiğinin altını çizen Koçak, üretilen bir binanın, tünelin veya yolun tamamının depreme dayanıklı olmasının önemli olduğunu belirtti.
Koçak, özellikle kamu binalarının deprem sonrası halihazırda kullanılabilecek durumda olmasının önemine değinerek "İnsanların zorunlu ihtiyaçlarını karşılayabileceği fırınların ve marketlerin sürekli açık olması gerekiyor. Yani halkın ihtiyaçlarını görebileceği noktada su ihtiyacı, pis suyu giderlerinin kaybolmaması, kırılmaması gerekiyor. " dedi.
Koçak, Kahramanmaraş, Kocaeli, Erzincan ve Bingöl depremlerine bakıldığında yapıların kalitesiz olduğunu ayrıca yeraltı tesislerinin uygun olmadığını anlattı.
"2000 YILI ÖNCESİ YAPILMIŞ BİNALARIMIZ SON DERECE KALİTESİZ"
Koçak, İstanbul'un nüfusunun kalabalık olduğunu ifade ederek, "Bugün belki de İstanbul'un nüfusu 25 milyona dayandı. Biz İstanbul'daki yapıların riskini biliyoruz. Özellikle 2000 yılı öncesi yapılmış binalarımız son derece kalitesiz." diye konuştu.
NÜFUSUN YARISI ETKİLENECEK
Kontrol mekanizmasının 2000 yılından önce çok iyi olmadığını kaydeden Koçak, şunları söyledi:
"İstanbul'da çok riskli olduğunu söylediğimiz, depremde ciddi sorun yaşayacağını düşündüğümüz 300 bin bina var. Burada 1 milyon 200 bin, 1 milyon 300 bin konutumuz (bağımsız bölüm) var. 1999 öncesinin tamamını dikkate alırsanız nüfusun yarısı o binalarda yaşıyor. Bu çok ağır bir durum. Düşünebiliyor muyuz İstanbul'da bir deprem olduğu zaman nüfusun yarısı bundan etkilenecek."
BİNALARI YENİLEME VAKTİ
Prof. Dr. Koçak, "nüfusun yarısının depremden etkilenmesi" demenin, can kaybının ve yaralanmaların çok fazla olacağı anlamına geldiğini vurgulayarak, "Biz artık yerel yönetimlere ve bakanlıklara ne kadar insanı kurtarabilirsek o kadar iyi diyoruz. Biz artık çevrecilikten, şehircilikten işte yeşil alanlar çoğalsından bir nebze vazgeçtik. Binalarımızı yenileyelim en azından bu can kayıplarını önleyelim, ne kadar insanı az etkilenirse o kadar iyi diye düşünmeye başladık." diye konuştu.
Olaya sadece İstanbul açısından bakmadıklarını dile getiren Koçak, "Yer bilimci arkadaşlarımız açıklamalarda bulunuyor. Diyorlar ki, 'Adana'da yine bir deprem beklentimiz var. Hatta Kıbrıs'ta bile bir deprem beklentimiz var.' Şimdi bu bölgelere bakınca o bölgelerdeki yapı kalitelerimiz de maalesef aynı. Dolayısıyla Türkiye olarak topyekun böyle bir deprem riski altında yaşayan ve eski binalar içerisinde oturan insanlar topluluğuyuz maalesef." ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
GÜNÜN EN ÇOK OKUNAN HABERLERİ
BAKMADAN GEÇME...
POPÜLER VİDEOLAR