Hava Durumu

Adalet Nöbeti, Bursa'da tutuldu

Yurt genelinden avukatların katılımıyla 85 hafta boyunca İstanbul Çağlayan Adliyesi önünde tutulan Adalet Nöbeti'ni Anadolu baroları devraldı. İlk nöbet Bursa Barosu ev sahipliğinde Bursa Adalet Sarayı önünde tutuldu. Bursa Barosu Başkanı Avukat Gürkan Altun, "Biz avukatlar, yüzlerce yıllık tarihimiz boyunca baskılara, keyfiliklere, hukuksuzluklara karşı direndik, direneceğiz; susmadık, susmayacağız. Ülkemizde gerçek bir adalet düzeni, gerçek bir hukuk devleti kuruluncaya kadar da mücadelemizi sürdüreceğiz" dedi.

Haber Giriş Tarihi: 15.02.2019 18:19
Haber Güncellenme Tarihi: 15.02.2019 18:19
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahakimiyet.com.tr
Adalet Nöbeti, Bursa'da tutuldu

Anadolu'daki ilk Adalet Nöbeti'nin durağı Bursa'ya, Ankara, Antalya, Aydın, İzmir, Kocaeli, Yalova baro başkanları, Mersin, Diyarbakır, Van barolarının başkan vekilleri ve İstanbul Barosu'ndan da 30 avukat geldi. Nöbete avukat milletvekilleri CHP Bursa Milletvekili Nurhayat Altaca Kayışoğlu ile CHP İstanbul Milletvekili Mustafa Sezgin Tanrıkulu ve Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Avukat Asude Şenol da katıldı. Havanın soğuk olması nedeniyle Adalet Sarayı giriş holünde toplanan avukatlar, basın açıklaması için saat 12.30'da adliye merdivenlerine çıktı.

Bursa Barosu Başkanı Avukat Gürkan Altun, adalet nöbetinin gerekçesini ve şimdiye kadarki süreci özetledi. Altun "Malesef ülkemiz gün geçtikçe, demokratik, laik, hukuk devleti yapısını yitirmektedir. Özellikle 15 Temmuz'daki darbe teşebbüsünün ardından, temel hak ve özgürlükler ile savunma mesleğinin icrası kısıtlanmış, OHAL kalkmasına rağmen, fiili uygulama ve düzenlemelerle adeta olağanlaşmış, anayasa uygulanamaz ve meclis çalışamaz hale getirilmiştir" dedi. Altun, şunları kadetti:

"Ceza Usul Hukuku'nun evrensel kuralları ihlal edilmiş, masumiyet karinesi, doğal yargıç ilkesi ve adil yargılanma hakkı yerle bir edilmiştir. Halbuki salt güvenlikçi politikalar ile hak ve özgürlüklerin temeli ortadan kaldırılamaz. Günümüzde ise yurttaşlarımız fikirlerini dile getiremez, paylaşamaz hale getirilmiş, her muhalif ses yargı yolu ile susturulmaya çalışılmış ve hukuk güvenliği zarar görmüştür. Örnek olarak da Tabipler Birliği, Havalimanı İşçileri, Dr. Bülent Şık davalarını gösterebiliriz. Bağımsız ve tarafsız yargının, adil yargılanma ve savunma hakkının temsilcisi, demokratik hukuk devletinin güvencesi avukatlara yönelik saldırılar, bizatihi halkın hak arama özgürlüğüne yapılmış saldırılardır. Avukatların saldırıya uğramasını olağan karşılayanlar, bir hak ihlali ile karşılaştıklarında da yine biz avukatlar aracılığı ile temsil edilmektedir."

Altun, "Gelinen noktada avukatlık mesleğine yönelmiş sistematik bir saldırının vaki olduğunu görmemek mümkün değildir. Yargıtay Başkanlığı'nın 'Yargıda Şeffaflığa İlişkin İstanbul Bildirgesi ve Taslak Uygulama Tedbirleri' başlığıyla yayımladığı metinde yargının kurucu unsuru olan ve bağımsız savunmayı temsil eden halkın hak arama özgürlüğünün güvencesi olan biz avukatlar; 'Yargı mensubu olmayan kişiler' arasında sayılmıştır. Özünde ihtiyarilik içeren arabuluculuğun iş davalarından sonra, ticari davalarda da zorunlu hale getirilmesi ve yine aile hukuku alanında da zorunlu kılınacağına dair söylentiler, noterlere devredilen yargısal işler, uzlaştırma gibi uygulamalar avukatlık mesleğinin alanını sınırlandırmıştır. Bu haliyle yakın gelecekte 'avukatsız yargılama yapılması' sonucunu doğurabilecek hukuka aykırı yaklaşımlara ve uygulamalara karşı durma kararlılığımızı yineleyerek 'Avukatsız adalet olmaz' diyoruz" diye konuştu.(DHA)

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.