Babası ve annesi terketti! O şimdi babannesinin incisi...
Babası ve annesi terketti! O şimdi babannesinin incisi...
Ankara'da, Nefise Arslan (60), anne ve babasının boşanması ardından ortada kalan ve bakımevine verilen doğuştan Serebral Palsi (SP) hastası torunu Ezgi Su Arslan'ı (13) yanına aldı. Tekerlekli sandalyeye mahkum torununa 4 yıldır gözü gibi bakan babaanne Nefise Arslan, "Onun annesi de babası da benim. O benim her şeyim. Ölene kadar ben bakacağım torunuma" dedi.
Haber Giriş Tarihi: 07.02.2020 09:36
Haber Güncellenme Tarihi: 07.02.2020 09:36
Kaynak: Haber Merkezi
https://www.bursahakimiyet.com.tr
Doğuştan SP hastası olan yüzde yüz engelli Ezgi Su Arslan, 2007 yılında dünyaya geldi. Ezgi'nin annesi H.S. ve babası G.S., 2013 yılında şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşandı. Anne G.S, o dönem 6 yaşında olan kızını yanına alırken, 1 yıl sonra 2014 yılında ikinci evliliğini yaptı ve Burdur'a yerleşti. Ancak üvey babası Ezgi'yi istemedi ve iddiaya göre şiddet uyguladı. Bunun üzerine Ezgi, mahkeme kararıyla bakımevine yerleştirildi. Ezgi'nin Bursa'da oturan ve ikinci evliliğini yapan babası H.S. de kızını yanına almadı.
'KİMSEYE EMANAT ETMEDİM, ETMEM DE, ANNESİ DE BENİM BABASI DA'
Ankara'nın Keçiören ilçesinde eşi ile birlikte oturan babaanne Nefise Arslan, engelli torununun Burdur'da bakım evinde olduğunu öğrenince yanına aldı. Nefise Arslan, tekerlekli sandalyeye mahkum yaşayan torununa 4 yıldır gözü gibi bakıyor. Arslan, evde tüm ihtiyaçlarını karşıladığı torununun yanından bir an olsun ayrılmıyor. Babaanne Arslan, engelli torununu mama ile beslediğini söyleyerek, şöyle konuştu:
"Bir gün zor, bir gün kolay günlerimiz geçiyor. Ben o bakım evinden daha iyi bakacağımı düşündüğüm için torunumu yanıma aldım. Onu orada bırakmak istemedim. Kimseye emanet etmedim, etmem de. Ölene kadar ben bakacağım torunuma. Her şeyiyle ben ilgileniyorum. Onun annesi de benim babası da benim. Ben onu 'tatlı suyum' diye seviyorum. O benim her şeyim. Bazen ben konuşurum o beni dinler, öyle dertleşiriz. Onun bir yeri ağrıdı mı, ben hemen anlarım o söylemese bile. Benim torunum bir tanedir. Ben onsuz duramam. O konuşamıyor ama hissediyor."
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Babası ve annesi terketti! O şimdi babannesinin incisi...
Ankara'da, Nefise Arslan (60), anne ve babasının boşanması ardından ortada kalan ve bakımevine verilen doğuştan Serebral Palsi (SP) hastası torunu Ezgi Su Arslan'ı (13) yanına aldı. Tekerlekli sandalyeye mahkum torununa 4 yıldır gözü gibi bakan babaanne Nefise Arslan, "Onun annesi de babası da benim. O benim her şeyim. Ölene kadar ben bakacağım torunuma" dedi.
Doğuştan SP hastası olan yüzde yüz engelli Ezgi Su Arslan, 2007 yılında dünyaya geldi. Ezgi'nin annesi H.S. ve babası G.S., 2013 yılında şiddetli geçimsizlik nedeniyle boşandı. Anne G.S, o dönem 6 yaşında olan kızını yanına alırken, 1 yıl sonra 2014 yılında ikinci evliliğini yaptı ve Burdur'a yerleşti. Ancak üvey babası Ezgi'yi istemedi ve iddiaya göre şiddet uyguladı. Bunun üzerine Ezgi, mahkeme kararıyla bakımevine yerleştirildi. Ezgi'nin Bursa'da oturan ve ikinci evliliğini yapan babası H.S. de kızını yanına almadı.
'KİMSEYE EMANAT ETMEDİM, ETMEM DE, ANNESİ DE BENİM BABASI DA'
Ankara'nın Keçiören ilçesinde eşi ile birlikte oturan babaanne Nefise Arslan, engelli torununun Burdur'da bakım evinde olduğunu öğrenince yanına aldı. Nefise Arslan, tekerlekli sandalyeye mahkum yaşayan torununa 4 yıldır gözü gibi bakıyor. Arslan, evde tüm ihtiyaçlarını karşıladığı torununun yanından bir an olsun ayrılmıyor. Babaanne Arslan, engelli torununu mama ile beslediğini söyleyerek, şöyle konuştu:
"Bir gün zor, bir gün kolay günlerimiz geçiyor. Ben o bakım evinden daha iyi bakacağımı düşündüğüm için torunumu yanıma aldım. Onu orada bırakmak istemedim. Kimseye emanet etmedim, etmem de. Ölene kadar ben bakacağım torunuma. Her şeyiyle ben ilgileniyorum. Onun annesi de benim babası da benim. Ben onu 'tatlı suyum' diye seviyorum. O benim her şeyim. Bazen ben konuşurum o beni dinler, öyle dertleşiriz. Onun bir yeri ağrıdı mı, ben hemen anlarım o söylemese bile. Benim torunum bir tanedir. Ben onsuz duramam. O konuşamıyor ama hissediyor."
GÜNÜN EN ÇOK OKUNAN HABERLERİ
BAKMADAN GEÇME...
POPÜLER VİDEOLAR