Diktatör halk oylamasına gider mi?

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı eylemlerine son verilmesini isteyerek, “Diyorum ki; gençler, bakın artık burada duracağınız kadar durdunuz, mesajlarınızı verdiniz. Eğer sizin mesajınız Taksim Gezi Parkı’ysa bununla ilgili o mesaj alınmıştır ve değerlendirmesi yapılmıştır” dedi. Başbakan Erdoğan, daha önce Dolmabahçe Camii’nde çekilmiş görüntüleri açıklayacağını bildirdiği il başkanları toplantısında, görüntü izletmeden konuştu ve şu mesajları verdi:

TAKSİM AÇIK HAVA TİYATROSU:

Taksim’de, büyük bir açık hava tiyatrosu kuruldu. Sahnede gerçekten masum insanlar da var; ancak provoke etmek için hazırlıklı, donanımlı kişilerin olduğunu da biliyoruz. Bu düğmeye nereden basıldı? Düğmeye basış dışarıda. Perdenin arkasından, tuzaktan bahseden kimse yok. AKM’ye asılan o paçavraları konuşsanıza.

MEDYA KARAVANA ATAR:

Ulusal medyaya açık söylüyorum. Biz, bu medyaya karşı şerbetliyiz. Bizim siyasi tarihimiz, böyle bir medyaya karşı mücadele ile geçmiştir. Uluslararası bazı medya kuruluşlarının karalama kampanyalarına da asla eyvallah etmeyiz. Bunların hepsi iyot gibi açığa çıktılar, hepsi. Benim ülkeme bu operasyonlar sökmez, bu ameliyatları yapamazlar. Almanya akıl veriyor, o aklı kendine sakla. Benim 8 vatandaşımı katledenlerin, öldürenlerin, bunların ne uğruna olduğunu biliyorsunuz. Önce sen onların faillerini bul.

MANİFESTOYMUŞ:

Günlerdir medyada, sosyal medyada, çeşitli mecralarda sürekli polisin gündemde tutulduğunu, sürekli polis şiddetinden bahsedildiğini görüyorsunuz. Peki göstericilerin şiddetinden bahsedeni gördünüz mü? İşte geçen Bülent Bey’e geldiklerinde adeta kendilerine göre bir manifesto. Neymiş? ‘Heryerde biz gösteri yapabilmeliyiz.’ Biz 21,5 milyon oy aldık, değil mi? Bize yürütme, devlet nereyi gösteriyorsa biz gidiyoruz mitingimizi orada yapıyoruz. Ne diyor? Kazlıçeşme. Biz buna kuzu kuzu uyuyoruz da sen niye uymuyorsun?

BAŞBAKAN SERTMİŞ:

Sabah akşam ‘İşte Başbakan çok sert’, ‘Başbakan eğer böyle olmasaydı bu gerilimler olmazdı.’ Bu da bir ayrı tuzak. Akşam gelen sanatçılardan bir tanesine (Halit Ergenç) ‘Kanuni rolünü oynuyorsun değil mi? Kanuni hakikaten çok yumuşak. Yavuz hakikaten o da çok yumuşaktı.’ ‘Yok’ dedi, ‘Yavuz, Kanuni’den daha sertti’ dedi. Ama bak seve seve o rolü oynuyorsun. Biz makineden çıkmış bir ürün değiliz. Biz herşeyden önce insanız.

DARAĞACINI GÖSTERMEYİN:

‘Ama ben imtiyazlıyım, benim oyumla çobanın oyu bir mi, referandum, plebisit tanımam, hukuk tanımam’ diyen varsa, onlar da kusura bakmasın. Bize darağacını göstererek hiç kimse siyaset yapmasın. Ankara ve İstanbul mitinglerimiz Taksim’e alternatif mitingler olmaktan çıkmıştır; Mart 2014 seçimlerinin bir kampanyasıdır.

GENÇLER MESAJ ALINDI:

Gençler, bakın artık burada duracağınız kadar durdunuz, mesajlarınızı verdiniz. Eğer sizin mesajınız Taksim Gezi Parkı’ysa bununla ilgili o mesaj alınmıştır ve değerlendirmesi yapılmıştır. Yargı kararını bekleyeceğiz. Nihai karar verildiği andan itibaren eğer bu karar olumsuzsa biz ona uyarız, olumluysa da tekrar masaya yatırırız, onu da söyledim kendilerine, o zamanda bir halk oylamasına İstanbul’da gideriz. Halk oylamasını kim yapacak? İBB yapacak.

AŞIRI SENDİKACI BİRİ VAR:

Akşam gelenlerin geneli çok memnun kaldı ama aşırı sendikacılardan bir tanesi çıktı, bizi de çok ciddi manada rahatsız etti. ‘Bu sadece bir mimari estetik mesele değildir, sosyoloik meseledir’ dedi. Ne demek sosyolojik mesele? Gençlerimize, lütfen diyorum artık Gezi Parkı’ndan çekilin, evlerinize gidin, biz orada eğer hâlâ illegal örgütlerden kalacak olanlar varsa biz onlarla baş başa kalalım, çünkü o Gezi Parkı bu illegal örgütlerin, işgalci örgütlerin parkı değildir. Başka ne diyeyim. Demedik bir şey bırakmadılar, bir diktatör halk oylamasına gider mi? Bize bunu da yakıştırdılar.

53 sünni vatandaşımız Reyhanlı’da şehit edildi

Başbakan Erdoğan, Reyhanlı saldırısıyla ilgili şunları söyledi: “Tarihi anları yaşadığımız bu anlarda önce Reyhanlı saldırısı gerçekleştirildi. Ardından da malum Taksim olayları meydana geldi. Reyhanlı’da 53 sünni vatandaşımız şehit edildi. Peki bu tezgâhın arkasında ne var? Kılıçdaroğlu gibi adamlara rağmen ülkemizi bu batağın içine sokmak isteyenlere izin vermedik.”