Futbol Panorama: Siz ne yaptınız?

HABER I Samet ZİNCİROĞULLARI

"Süper" Lig'de iyisiyle kötüsüyle 17 haftalık ilk bölümü tamamladık. Her zamanki gibi "futbol" en az konuştuğumuz şeylerden biri oldu.
Bu süreçte takımlarımızdaki yöneticilerin ve teknik direktörlerinin çoğu maddi krizden, sakatlıklardan, tribünlerin boş olmasında ve hakemlerden rahatsız.
Haklı oldukları yanlar yok mu? Tabii ki var.
Ancak söylenmek ve sürekli şikayet halinde olmak bizi yıllardır bir noktaya ulaştırmıyor. Bahane bulmak, işin en kolayı.
Peki siz Süper Lig ekipleri bu durumu değiştirmek için bir şey yaptınız mı ?
Ligimizde ilk yarı sona ermişken 17 hafta boyunca güzel futbol oynayan ve seyir zevki veren takımları mumla arasak ancak bir kaç tane buluruz.
Değerli teknik direktörler, eldeki oyunculardan veya sakatlıklardan şikayet etmektense sanki yüce bir emirmiş gibi uyguladığınız 4-2-3-1 sisteminden vazgeçip "rakibi bozma" gibi çağdışı oyundan çıkarak yeni arayışlar içerisine girdiniz mi ?
90 dakikalık kötü ve izlenmesi eziyet verici futbolunuzu yine bir hakem hatasına mı bağladınız ?
Sayın yöneticiler; hep şikayet edip durduğunuz, maç hasılatlarımız eskisinden çok uzakta dediğiniz ve buna sebep olarak gösterdiğiniz Passolig sistemi için birlik oldunuz mu ?
Son yıllarda düzenli olarak düşüşe geçen taraftar sayımızı artırmak için, milyon Euro'luk futbolcuları boş tribünlerden kurtarmak için bir çabanız oldu mu ?
Kendi başarısızlığınızı halı altına süpürmek için yine tüm kabahati teknik direktörlerin üzerine mi yıktınız ?
Berbat olan saha zeminlerini elverişli hale getirmek için bir çabanız oldu mu ?
Sadece soruyorum.
Siz bu 17. haftalık süreçte futbolumuzu geliştirmek için ne yaptınız?

KIL PAYI KAHRAMAN OLAMAMAK

Futbolun en önemli anlarından biri penaltı. Bazılarına göre kaçırılır bazılarına göre kurtarılır. Ben "kaçırılır" tarafındayım. Ama konumuz bu değil.
Her çocuk mahallede top oynarken son dakikada attığı bir golle takımına 3 puanı veya şampiyonlukları getirdiği hayalini kurar.
Bu hafta Bursasporlu Aytaç Kara, bu hafta o hayal anında kendini buldu.
Penaltıyı gole çevir, takıma 3 puanı getir, stadyumdaki sevinç çığlıkları ve foto muhabirlerinin senin en güzel sevincini yakalamak için verdiği çaba önünde sonsuz mutluluk. Sonrasında bir "Kahraman" olarak maç sonu muhabirlere vereceğin uzun galibiyet demeci. Eminim hepsi o 20 saniyelik dilimde Aytaç'ın gözünün önünden geçti.
Ancak Aytaç, hayalini gerçekleştiremedi. Dünyanın en mutlu insanı olacakken bir anda yerin dibine girmek isteyen bir insana dönüştü.
Ancak kaybedilen 2 puanın hiçbir zerresi Aytaç'ın maç sonunda döktüğü gözyaşlarından önemli değil.
Ayrıca taraftarın karşılaşma sonrası Aytaç'ı tribünlere çağırıp teselli etmesi tam da Bursaspor tribünlerine yakışacak bir hareketti.
Ne olursa olsun futbol diye bir "oyun" oynuyoruz. Böyle anlarda bunu daha iyi anlıyoruz.

KİMSE İNANMAZDI

Birisi çıkıp 2018-2019 sezonu başlamadan önce Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray ligin 17 haftalık ilk diliminin sonunda ilk 4 sıranın içerisinde yer bulamayacaklar dese herhalde buna inananların sayısı bir elin parmaklarını geçmezdi.
Ama puan durumuna baktığımızda tablonun bu şekilde oluştuğunu görüyoruz. Bu da ne kadar alışılmadık bir sezonla baş başa olduğumuzun kanıtı.
Ligin son haftasının en iyi ekipleri aldıkları spektaküler galibiyetlerle Trabzonspor ve Kasımpaşa oldu tartışmasız.
Lider Medipol Başakşehir ise bu hafta ligin ikinci yarısında belki şampiyonluğuna mal olacak 2 puanı kaybetti.
Galatasaray aldığı 3 puanla ikinci yarı öncesi umutlarını korurken Beşiktaş'ta ise bu durum tam tersi oldu. İlk 17 maçlık tablo sonrasında Ç.Rizespor'un küme düşmeme ihtimali çok zor gözüküyor. Bence diğer 2 aday ise 11. sıradan itibaren sıralamada yer alan 7 takım.

DORTMUND VE FENERBAHÇE

Fenerbahçe içinse ayrı bir parantez açmak gerekiyor. Çünkü artık işin şakası kalmadı. Sarı Lacivertliler, ligin en pahalı kadrolarından biriyle ilk yarıda sadece 16 puan toplayabildi.
Aslında bu tablonun benzerini yakın zamanda Almanya'da görmüştük. 2010- 2014 arasında Bundesliga'da oynanan 4 sezonun 2'sini şampiyon 2.'siniyse 2. sırada bitiren Borussia Dortmund, 2014-2015 sezonunun ilk yarısını 15 puanla düşme hattında tamamlamıştı.
Ancak ligin ikinci yarısında toparlanan Kloop'un öğrencileri ligi 46 puanla 7. sırada bitirmişti.
Fenerbahçe için bu tablonun benzerini ikinci yarıda görebilir miyiz muamma.
Ama Başkan Ali Koç'un sözlerine kulak kabartacak olursak Sarı Lacivertliler transfer için kesenin ağzını ne pahasına olursa olsun açacak.