HDP önündeki eylemde 385'inci gün

Diyarbakır'da oturan Mehmet Akar, geçen yıl 21 Ağustos'ta ortadan kayboldu. Akar'ın annesi Hacire Akar, 1 gün sonra HDP Diyarbakır binası önüne geldi. Oğlunun HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını söyleyen anne Akar, il binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çocuğuna kavuşması, çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan aileler için umut oldu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül 2019'dan itibaren HDP binası önünde oturma eylemine başladı.

16 AİLE EVLATLARINA KAVUŞTU

Hacire Akar'ın oğlu Mehmet'in yanı sıra eyleme katılanlardan Hatice Ceylan'ın oğlu Cafer, Hüsniye-Hüseyin Kaya çiftinin kızları Mekiye, Halime Kadran'ın torunu Halil İbrahim, Necla-Metin Açan çiftinin oğlu Harun, Nizamettin-Aslıhan Eşrefoğlu çiftinin oğlu Hüseyin, Gevriye Ayhan'ın kızı Pelda, Melik Aslan'ın oğlu Volkan, Muhteber Birlik'in oğlu Veysi, Cahide Alkan'ın oğlu Mehmet Emin, Şahize Altınkaynak'ın kızı Halise Alptekin, Naime Dalmış'ın kızı Tekoşin Açar, Sait Açar'ın oğlu Haşim, Cemal Ertaş'ın oğlu Ramazan, Sever Fidan'ın oğlu Tayfur Fidan daha önce örgütten kaçıp, teslim olmuştu. Gülşen Çetin'in oğlu Erdal Çetin'in de teslim olmasıyla birlikte evlatlarına kavuşan aile sayısı 16'ya çıktı. Koronavirüs salgını nedeniyle ailelerden bazıları, evlerinde bazıları ise HDP binası önünde kurulan çadırda sosyal mesafe kuralına göre eylemini sürdürüyor.

'OĞLUMUN SUÇU NEYDİ?'

Usta birliğine giderken, 2015 yılında Tunceli-Pülümür yolunda PKK'lı teröristler tarafından kaçırılan oğlu Adil için Gaziantep'ten gelerek, oturma eylemi yapan Cennet Kabaklı, 5 yıldır oğlunu beklediğini söyledi. Kabaklı, "385 gündür ben buradayım. 385 yıl da geçse oğlumu almadan buradan kalkmayacağım. Oğlumun suçu neydi? Oğlum vatani görevini yapmaya gidiyordu. HDP ve PKK aynıdır. Allah onları kahretsin. Bütün annelerin ciğerlerini ve yüreklerini yaktılar. Benim de öyle yandı ve sızladı. Bize yaşatılan zulmü kendileri de umarım yaşar" dedi.